MHP'Lİ BÜYÜKATAMAN: ERDOĞAN'IN TEK DOSTU BÖLÜCÜ BAŞI VE TEK DÜŞMANI TÜRKLÜK OLMAKTADIR

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman Başbakan Erdoğan ve AKP'li milletvekillerinin gündeme ilişkin açıklamaları ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. Büyükataman, "Aynı oyunun ikinci perdesinde ise seçildiği günden beri futbol yorumculuğu dışında açıklama yapmasına alışkın olmadığımız AKP'li vekil Hakan Şükür sahne almış ve kendisine verilen 'etnik milliyetçilik fitnesini başlatma rolüönü layıkıyla yerine getirmiştir. Ardından ise kaybettiği milliyetçi-muhafazakar oyları kazanma telaşına kapılan Başbakan Erdoğan sahne alarak kendi payına düşen rolü icra etmiştir" dedi.

SİYASET 27.02.2013, 09:19 27.02.2013, 09:20
MHP'Lİ BÜYÜKATAMAN: ERDOĞAN'IN TEK DOSTU BÖLÜCÜ BAŞI VE TEK DÜŞMANI TÜRKLÜK OLMAKTADIR
 Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman Başbakan Erdoğan ve AKP'li milletvekillerinin gündeme ilişkin açıklamaları ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. Büyükataman, "Aynı oyunun ikinci perdesinde ise seçildiği günden beri futbol yorumculuğu dışında açıklama yapmasına alışkın olmadığımız AKP'li vekil Hakan Şükür sahne almış ve kendisine verilen 'etnik milliyetçilik fitnesini başlatma rolüönü layıkıyla yerine getirmiştir. Ardından ise kaybettiği milliyetçi-muhafazakar oyları kazanma telaşına kapılan Başbakan Erdoğan sahne alarak kendi payına düşen rolü icra etmiştir" dedi.

Büyükataman'ın açıklası şu şekilde:

Başbakan Erdoğan'ın taşeronluğunda yürütülen teröre ve terör örgütüne teslimiyet süreci tam bir bataklığı andırmaktadır ve AKP iktidarı da bu bataklığa boğazına kadar batmış durumdadır. Daha önceden AKP'ye güvenen ve siyasi tercihini bu yönde kullanan aziz vatandaşlarımız ise durumun vehametinin farkına varmış, bu pisliğin üzerine sıçramaması ve ihanete ortak olmama düşüncesi ile yurt genelinde AKP gemisini terk ediş süreci başlatmıştır.

Bu durum ise zaten ne yapacağını şaşırmış bir halde bulunan Başbakan Erdoğan'ın öfkesini daha da artırmakta ve yeni oy kapıları, yeni çıkış yolları arama uğraşı içerisine sokmaktadır. Bu kapsamda AKP'nin siyasi felsefesine yerleşen ve kültürü yok sayan etnik milliyetçilik anlayışı, laboratuvar, coğrafya ve kafatası temelli ırkçı yaklaşım son günlerde doruk noktasına ulaşarak sürekli yön ve şekil değiştiren terör örgütüne teslimiyet siyasetine yeni bir boyut kazandırmıştır.

Bununla beraber, ciddi bir algı yönetimi ve psikolojik harekâtın yürütüldüğü AKP iktidarı döneminde gerçekleştirilen hiçbir eylemin ve dile getirilen hiçbir söylemin tesadüfi olmadığının aziz milletimiz tarafından çok iyi bilinmesi ve idrak edilmesi gerektiğini de bir kez daha vurgulamak istiyorum.

Bebek katilinin bölücü isteklerini bir an önce yerine getirebilme telaşına kapılan Başbakan Erdoğan, eline tutuşturulan yeni senaryodaki rolleri paylaştırarak coğrafi kutuplaştırma ve etnik ayrıştırma temalı bu oyunu bölücü mihrakların beğenisine sunmuştur. İhanet kumpanyası perde açmış; terörün kanlı elleri, terörist başının kirli emelleri ve bölücü mihrakların karanlık planları yeni bir isimle sahne almaya başlamıştır.

Bu oyunun ilk perdesi olan BDP heyetinin Karadeniz turu girişimi geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilmiş ve tepki gösteren bölge halkı AKP iktidarı tarafından kışkırtıcı (provokatör) ilan edilmiştir. Bunun hemen ardından ise yandaş medya kuruluşları aracılığıyla, vatandaşlarımıza en başından beri amaçlanan "Gidemediğin yer senin değildir" fikri aşılanmaya çalışılmıştır. Onlara göre Türkiye'nin doğusunda rahat hareket edebilen BDP, kuzeyine girememiştir ve ait oldukları bölge ülkenin doğusudur. Böyle bir ayrımı kabul etmek ve buna razı gelmek bizler için mümkün değildir.

Aynı oyunun ikinci perdesinde ise seçildiği günden beri futbol yorumculuğu dışında açıklama yapmasına alışkın olmadığımız AKP'li vekil Hakan Şükür sahne almış ve kendisine verilen "etnik milliyetçilik fitnesini başlatma rolü"nü layıkıyla yerine getirmiştir. Ardından ise kaybettiği milliyetçi-muhafazakâr oyları kazanma telaşına kapılan Başbakan Erdoğan sahne alarak kendi payına düşen rolü icra etmiştir. Türklüğe olan kin ve düşmanlığı birinci dünya savaşındaki hasımlarımızı aratmayan Tayyip Erdoğan, Hakan Şükür seviyesinde gördüğünü itiraf ettiği Mehmet Akif'in meşhur "Çanakkale Şehitlerine" isimli şiirinde "kimi Hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela" diyerek işaret ettiği beladır, zihnen fikren o "bela"nın nesebindendir.

İkinci perdenin devamında sahneye çıkan Başbakan'ın akıl hocası Yasin Aktay ise Türk kimliğini Çerkesler de kabul etmiyor, sözleriyle Çerkes vatandaşlarımız üzerinden etnik kışkırtmalara devam etmiştir. Aynı zamanda akıl hocalığını yaptığı Başbakan Erdoğan'ın her türlü milliyetçiliği ayaklar altına alan sözlerini ayaklar altına alarak Türkiye'de Kürt milliyetçiliği kavramının artık kabul edilmesi gerektiğini söylemiştir.

Burada dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır:

- Başbakan Erdoğan neye dayanarak milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy ile Hakan Şükür'ü aynı kefeye koymuştur? Mehmet Akif herhangi bir yerde, aslında ben Türk değilim, demiştir de bizim mi haberimiz yoktur?

- Aynı açıklamasında, Hakan Şükür'ü utanmadan sıkılmadan Türklüğün dışında bir yere oturtmak istiyorlar, diyen Başbakan Erdoğan, MHP ile aynı millet tezini savunmaya mı karar vermiştir de bu sözleri sarf etmiştir? Çok değil, bir ay önce, Türk ayrı bir millettir, diyerek laboratuvar ve coğrafya ırkçılığı yapan Başbakan Erdoğan bu tezinden vaz mı geçmiştir?

Tüm bunlardan anlaşılacağı üzere ikinci perdenin ana fikri etnik ayrıştırmadır. Bu etnik söylemlerin altında yatan başlıca sebepler ise;

- Diğer etnik grupları bölücü taleplere teşvik ederek ülkede bir kargaşa ortamı oluşturmak,

- Bu sayede bu etnik grupların gözünde bölücü başı ile yapılan pazarlıklara meşruiyet kazandırmak,

- Yeni anayasa yapımı sürecinde bu etnik grupların desteğini de arkasına almak,

- Başbakan Erdoğan'a yeniden milliyetçi bir kimlik kazandırarak oy kayıplarını önlemek şeklinde sıralanabilir.

Aziz milletimiz; AKP'li vekiller, üst düzey yöneticiler ve Başbakan'ın akıl hocaları tarafından etnik çatışmayı körükleyecek açıklamalar yapılırken, Başbakan Erdoğan'ın düzeltici yöndeki milliyetçi çıkışlarına karşı hazırlıklı ve uyanık olmalıdır.

Aslında, terör örgütüne boyun eğen AKP iktidarının bölücü başının taleplerini karşılamak dışında herhangi bir uğraşı yoktur. Diğer etnik unsurlara yapılan vurgular ve tüm etnik unsurların sözde gasp edilen haklarının geri verileceği iddiaları kuru laf kalabalığından öte bir şey değildir. Madem böyle bir niyetleri vardır, o halde neden tek muhatapları terör örgütü, tek rehberleri bölücü başıdır? Diğer etnik unsurların sözde verilmeyen haklarını da bebek katili mi değerlendirmektedir? Zaten ortada ne Türk'ten gayrı bir millet vardır ne de verilmeyen haklar. Bu topraklarda yaşayan her birey aynı anayasal haklara sahiptir ve kanunlar önünde de eşittir.

Görünen odur ki; AKP iktidarı kendi yarattığı sorunlar denizinde hayat mücadelesi vermekte ve yükselen milliyetçilik dalgalarına karşı kendisini korumanın yollarını aramaktadır. Bu sert dalgalar, iktidar için papaz elbisesi bile giyerim, diyen Başbakan Erdoğan'ı bir kez daha MHP'nin bulunduğu milli çizgiye gelmek zorunda bırakmıştır. Çünkü Başbakan'ın tek derdi oy, tek amacı iktidardır. Bunları elde ettiğinde ise tek dostu bölücü başı ve tek düşmanı Türklük olmaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak tek arzumuz ve tüm çabamız; gerek Çerkez, gerek Kürt, gerek Arnavut olsun Türk milli kimliği çatısında buluşan ve bin yıllık kardeşlik bağlarının sıkı sıkıya bağladığı, aynı tarih pınarından yıkanan, aynı acı hatıraları ve aynı kültür mirasını paylaşan tüm kardeşlerimizin AKP iktidarının bu kirli oyununa gelmemesi yönündedir.

Şüphesiz ki aziz milletimiz sandık başına gittiğinde bu kara senaryoların bedelini ödetecek ve bebek katilinden barış elçisi, peşmerge başından gurur kaynağı, terör örgütünden merhamet makamı ve bölücülük çığırtkanlarından barış heyeti oluşturan AKP iktidarından, yüce divana gönderilecek bir ihanet takımı oluşturacaktır.

 

Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14