02.09.2013, 05:44

Zafer Bayramının düşündürdükleri

 Ağustos Ayı Türk Milletinin Zafer ayıdır. Bu ay Malazgirt zaferinin 942., Mohaç Savaşının 487., Mercidabık Savaşının 477., Büyük Taarruzun ise 91. yıldönümünü içermektedir.Malazgirt Anadolu’yu Türk ve Müslüman vatanı yapan, Büyük Taarruz ise Anadolu’nun Türk ve Müslüman vatanı kalmasını sağlayan zaferin adıdır.

30 Ağustos, Ankara yakınlarına kadar sokulmuş düşman güçlerine karşı Atatürk Komutasındaki Türk Ordusunun  “ya İstiklal ya Ölüm”  parolasıyla başlattığı harekâtın 91. yıldönümüdür. Anadolu’yu işgal ederek, Ön Asya’yı Türksüz ve Müslümansız bırakmak isteyen düşman güçlerinin amaçlarının kursaklarında kaldığı gündür. 

30 Ağustos, Türk milletinin Anadolu’dan sürülebileceğini düşünenlere verilmiş tarihi bir derstir.

30 Ağustos, Türk vatanının bölünmesine, Türk milletinin esir edilmesine karşı toplu vuran yüreklerin zaferidir.

30 Ağustos, Türk milletinin bağımsızlık gücüdür, özgürlük sevincidir, egemenlik bilincidir.

30 Ağustos, zaferinin lafzı ve ruhunu, şekil ve manasını birlikte düşünmek ve değerlendirmek gerekmektedir.

30 Ağustos, bir yandan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolu açarken, diğer yandan sömürgecilerin zulmü altında yaşayan milletleri bağımsızlık mücadelesine cesaretlendiren bir örnek teşkil etmiştir. Özünde 30 Ağustos Zafer Bayramı tarihi derinliği olan anlam ve muhtevası bulunan bir bayramdır. Bayramın bu derinlik anlam ve muhtevaya uygun biçimde kutlanılması gerekmektedir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi “Bu zaferin anlamına ve sonuçlarına bütünüyle nüfuz etmek yerine dikkatleri 30 Ağustos’taki tebrikatı kimin kabul edeceği hususuna odaklanılması” 30 Ağustos zaferinin ruhuna aykırıdır.

Bugün 30 Ağustos zaferinin şekline değil, ruhuna sahip çıkma zamanıdır.
Milli Bayramlar, partiler, çıkarlar, kişiler ötesi ortak değerlerdir. Bayram günleri, toplumu birleştiren, ortak duygu yaratan, aynı heyecan duymasını sağlayan birleştirici ve bütünleştirici günlerdir.
 AKP iktidarı döneminde milli bayramlar, birleştiren değil ayıran günler haline gelmiştir. Cumhuriyet tarihi boyunca hiç kimsenin aklına milli bayramların nasıl kutlanması gerektiği tartışması açmak gelmemiştir. AKP iktidarıyla birlikte bayramlar bir devlet protokolü ile bir de halkın kutladığı şekilde ikiye ayrılmıştır. Bu durum çok tehlikeli ve vahimdir.

Milli bayram ve günler şekil, protokol ve formaliteden ibaret değildir. Milli Bayramlar bütün bu şekil, protokol, tebrik ve formalitenin ötesinde bir ruh, bir bilinç, bir idrak sorunudur.

Milli bayramlar, AKP iktidarı döneminde adeta etnografik malzeme, folklorik bir ritüel haline getirilmiştir. Kutlamalar da ruhsuz, içeriksiz formalitelere indirgenmiştir.

Tebrikleri kimin kabul edeceği hususunun, 30 Ağustos Zaferi’nin önüne geçmesi bilinçli bir hedef saptırmadır.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı TBMM’nin hükmü şahsıyla veya 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Cumhurbaşkanlığı makamıyla bütünleşmişse, 30 Ağustos Zafer kutlaması da Genel Kurmay Başkanlığıyla özdeşleşmiştir.

Türk Milleti, 30 Ağustos Zaferi’nin manevi itibarını, temsilciliğini ve onurunu Türk ordusuna vermiştir.
Yılların geleneği ve uygulaması budur. Zafer Bayramındaki tebrik kabul makamının değişmesiyle demokrasi ve sivilleşme arasında ilişki kurmak abesle iştigaldir. Aksine bu uygulama TSK’ya yönelik olarak sürdürülen psikolojik harekâtla ilgili bir husustur.

30 Ağustos Zaferi’ni Türk Milletine hediye eden Başkomutan Atatürk’ün “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünün silindiği,  “Gençliğe Hitabe”yi tartışmaya açan, Milli bayramların kutlanma biçimlerini değiştiren bir zihniyetle Türkiye karşı karşıyadır. TC’nin tabelalardan silindiği, Türk kavramının “tu kaka” ilan edildiği, Eski Genel Kurmay Başkanının “terör örgütü lideri” muamelesi gördüğü  bir dönemi yaşıyoruz.

Bu ahval ve şartlar altında kutlanan 30 Ağustos Zafer Bayramlarının yıl dönümünde, bu zaferle Türk Milletinin elde ettiği kazanımları koruyup koruyamadığının tartışılması gerekmektedir.
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 36 61
4. Başakşehir 36 58
5. Beşiktaş 36 55
6. Kasımpasa 36 52
7. Sivasspor 37 51
8. Alanyaspor 36 50
9. Rizespor 36 49
10. Antalyaspor 37 48
11. A.Demirspor 37 44
12. Samsunspor 36 42
13. Kayserispor 36 41
14. Konyaspor 36 40
15. Ankaragücü 36 39
16. Gaziantep FK 36 38
17. Hatayspor 36 37
18. Karagümrük 36 37
19. Pendikspor 36 36
20. İstanbulspor 37 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 37 88
2. Arsenal 37 86
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 37 63
6. Chelsea 37 60
7. Newcastle 37 57
8. M. United 37 57
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 37 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 36 93
2. Barcelona 36 79
3. Girona 36 75
4. Atletico Madrid 36 73
5. Athletic Bilbao 36 62
6. Real Sociedad 36 57
7. Real Betis 36 56
8. Villarreal 36 51
9. Valencia 36 48
10. Getafe 36 43
11. Deportivo Alaves 36 42
12. Sevilla 36 41
13. Osasuna 36 41
14. Las Palmas 36 38
15. Rayo Vallecano 36 38
16. Celta Vigo 36 37
17. Mallorca 36 36
18. Cadiz 36 32
19. Granada 36 21
20. Almeria 36 17