02.06.2022, 17:05

Tedavilik siyasetçinin hezeyanları!

Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olabilmek için zıvanadan çıkmış davranışlarını gün geçtikçe artırıyor. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli de onun bu haline acımış olmalı ki Sayın Kılıçdaroğlu, fazla zorlama, yoksa kayış koparacaksın” şeklinde kendisini uyardı.

          Kemal Kılıçdaroğlu aslında kendi cephesinde Cumhurbaşkanlığı için karar vericileri etkilemeye çalışıyor.

O karar vericiler kimse?

          Gerçi CHP’li Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş “Uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir insanı aday yapacaklar” diyerek onları işaret etmişti. CHP cenahında Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın adı geçiyor. Ama asıl adaylık savaşı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem İmamoğlu arasındadır. Mansur Yavaş bu yarışta en zayıf halkadır. Onu aday yapsalar, 3 televizyon programına çıksa yarışı 3’üncü hafta içinde kaybeder zaten… Adeta ikinci evi olan İngiltere’deki birçok unsur onun adaylığını da isteyebilir. Ama bunlar içinde kullanım süresi, kullanışlılık kapasitesi daha yüksek olan Kemal-Ekrem ikilisidir.

          Kemal Kılıçdaroğlu’nun kayışını kopartacak noktaya getiren de CHP içinde yaşadıkları adaylık yarışıdır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Belediye Başkanları aday olmayacak” şeklinde defalarca vurgu yapması, CHP yönetiminin sürekli “Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu” açıklamaları CHP içindeki yarışın ve kavganın boyutunu gösteriyor. Ekrem İmamoğlu’nun ara-sıra “Bize ihtiyaç olursa topu taca atmayız” türünden açıklamaları belli ki Kemal Kılıçdaroğlu’nun psikolojisini çok bozuyor.

          Geçtiğimiz gün gerçekleşen CHP Grup Toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu tam bir tedavilik siyasetçi profili çizdi.

Dam derken kapı demek deyiminin her pozisyonunu uyguladı.

          PKK’lı terörist Demirtaş’ı “Bölgede gezdiğimde bir eve gittik, orada da Selahattin Bey'in çok sevildiğini gördüm. Çok seviliyor Selahattin Demirtaş” şeklinde güzelleyip, onu ve Osman Kavala gibi PKK sevdalısı adamı iktidarlarında serbest bırakacaklarını söylerken, başka bir cümlesinde de “Biz ülkemizi seviyoruz, bayrağımızı seviyoruz, vatanımızı seviyoruz. Bölmek istiyorlar, ayrıştırmak istiyorlar, kutuplaştırmak istiyorlar, kavga istiyorlar; inadına barış diyeceğiz, inadına birliktelik diyeceğiz, inadına kucaklaşma diyeceğiz” diyebildi.

          Hadi Kemal Kılıçdaroğlu’nun kayışı kopma noktasına gelmiş de, karşısında bir tane helal süt etmiş CHP’li yok mu da “Hem PKK’lıları savunuyor, hem vatansever pozu çiziyoruz” diye tepki göstermiyor?

Göstermedikleri gibi çılgınca alkışlıyorlardı.

          Eli kanlı terör örgütlerine sahip çıkan, teröristlere sahip çıkan kendileri ama “Bölmek istiyorlar, ayrıştırmak istiyorlar, kutuplaştırmak istiyorlar, kavga istiyorlar” demek için zıvanadan çıkmış bir beyin ve karakter sahibi olmak gerekiyor.

          Konuşmasının bir yerinde de “Ben Bahçeli değilim, ben Bahçeli değilim... Gitti, tezkereye “evet” verdi, “terörle mücadelede yabancı askerler Türkiye'ye davet edilebilir” diye oy verdi. Ben öyle değilim. Ben gerçek milliyetçiyim, ben gerçek ülkücüyüm, ben gerçek vatanseverim. Ben gerçekten de ülkemi seviyorum. Ben, kendi ülkemde asker postalı istemiyorum.” dedi. Bu cümlelerine baktığımızda hızlı bir tedavi kesinlikle şart değil mi?

ABD’den özgürlük ve demokrasi dilenen CHP’nin Genel Başkanı kendi değil sanki?

          ABD’nin silah yardımı yaptığı terör örgütü için “YPG terör örgütü değil, vatanını koruyan oluşum” diyen CHP’nin Genel Başkanı kendi değil sanki?

Kendi terör örgütüne sahip çıkıyor. Kurduğu cümleye bakar mısınız?

 “Terörle mücadelede yabancı askerler Türkiye'ye davet edilebilir”

          Türkiye terörle mücadele ediyor. Terörle mücadelemize müttefiklik yapacak her ülkenin askeri de Türkiye’ye gelebilir. Sanki ülkeyi işgale çağrıldı ya da böyle bir davet oldu gibi… Senin burada rahatsız olduğun “terörle mücadele” olsa gerek.

Değil mi Kemal Efendi?

          Terör örgütü YPG’ye tonlarca silah veren ABD’den rahatsız olmadığına göre rahatsız olduğun nedir?

          Irak ve Suriye’deki terör örgütü PKK-PYD-YPG birleşimine karşı Türk Ordusu’nun yaptığı operasyonlara niçin karşı çıktın “hormonlu, genetiği bozulmuş vatansever, milliyetçi, Ülkücü” Kemal (!)?

Gerçi bozulmuş demek için bu manada sağlam bir halinin olması gerekir?

“Ben Dersimli, Devrimci Kemal’im” diyordun. Ne ara Ülkücü-Milliyetçi oldun?

          Sen ancak Mansur Yavaş, Yaşar Okuyan, Alaattin Aldemir gibi siyaset zavallılarını kandırıp CHP’ye götürürsün.

          CHP=PKK olmuş ve kalkmış “Ben gerçek milliyetçiyim, ben gerçek ülkücüyüm, ben gerçek vatanseverim” diyorsun. Allah’ım bu ihanet tiyatroları karşısında bize dayanma gücü ver.

          Yozgat’ta "Söz veriyorum o Kandil denen yuvayı yerle yeksan etmezsem Kılıçdaroğlu demesinler" diyen Kemal Kılıçdaroğlu şimdi Suriye ve Irak’ta PKK’ya kan kusturan operasyonlara niye karşı çıkmaktadır?

          Tezkereye HDP ile birlikte “Hayır” oyu vererek başlattığı terörle mücadeleye takoz olma görevini bu konuşmasında da sürdürerek "Operasyon yapacağım" diyor şimdi, "sınır ötesi operasyon yapacağım" diyor. Senin oğlun var, dünya kadar milyonları var. Ok atmakta da çok becerikli. Gönder, niye göndermiyorsun? Fakir fukaranın çocuklarını gönderiyorsun. Şehitler geliyor. “ diyor.

          Şimdi biri de sana “ Sen de oğlunu ‘terör örgütü değil, vatanını koruyan oluşum’ dediğin YPG saflarına gönder” derse ne diyeceksin?

Var mı verebilecek cevabın?

          “Benim oğlum askerliğini yaptı” diye sıyrılmayı düşünüyorsan, çok sevdiğin terörist Selahattin Demirtaş’ın Kandil’deki kardeşi Nurettin Demirtaş da dağa gitmeden önce askerliğini yapmıştı.

          Kabul et Kemal Kılıçdaroğlu psikolojin çok bozuk. Çok baskı altındasın. Atatürk’ün partisini PKK’ya yuva yaptığını da en iyi sen biliyorsun. “Yarınlarda başıma ne iş gelecek?” diye çok kâbus görüyorsun.

Bu millete bir fatura ödeyeceksin. Ne zaman ve nasıl onu da zaman gösterecek…

PKK’yı Türkiye’nin başına getirmen için bu millet sana onay mı verecek sanıyorsun?

          Terörist Demirtaş için “Bize katılın onu serbest bırakalım” derken, kendi hayalinde kendini Cumhurbaşkanı, onu da Başkan yardımcısı olarak mı görüyorsun?

Uyan Kemal Kılıçdaroğlu uyan, tedavi sürecine katkı sağla…

          Allah sana akıl sağlığı, fikir, karakter versin. Tedavin için bunlar şart. Hadi CHP’li Mansur Yavaş Efendi sen de “İnşallah” de. Tedaviye dualı katkın olsun.

Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14