13.09.2012, 03:24

AKP'nin savunulamayan Suriye politikası!

  Haklının yanında taraf olmak, kan dökene karşı çıkmak, ezilen halkı savunmak her şeyden önce ahlaki bir vecibedir. Ancak uluslararası ilişkilerde haklının yanında olmak ya da haklı olmak, sorunu çözmüyor. Hele hele bir yerde tarafların elleri birbirinin boğazında ise onların ellerini birbirinin boğazından çektirmek öncelikli strateji olmalıdır. Taraflardan birinin ellerini diğerini boğması için güçlendirmek hem ahlaki hem de insani değildir.  

On yıla yakın süren Irak-İran arasında daha doğrusu Saddam/Humeyni arasındaki savaş unutulup gitti. Bu savaş sırasında milyonlarca Müslüman öldü. İslam beldeleri harap oldu. Kaynaklar kayboldu. Ocaklar söndü. 

Suriye’de Müslümanların birbirlerine kan banyosu yaptırdığı iç savaş İran ve Irak arasındaki savaşın tam da simetriğidir. Kökleri de Erdoğan’ın tersinden okuduğu gibi “Kerbelâ vakası” na kadar uzanmaktadır.

Suriye’deki savaşta da sonuçta yüzbinlerce Müslüman ölecek, kentler yakılıp/yıkılacak, taraflar arasına kan ve kin davası girecek ve taraflar birbirlerini öldürmek için kendilerinde güç bulamayınca da sona erecektir. Ölen öldüğüyle, öldüren katilliyle, yıkılan harap olduğuyla, yakılanlar da yok olduklarıyla kalacaktır!

Vekâlet Savaşları

Savaşanlar yönünden bu tür kanlı kavgaların galibi yoktur. Zira Ortadoğu’da toplumlar kendileri adına ve hesabına savaşmazlar. Bu bölgede daha önce yapılmış halen de yapılan savaşların tamamına yakını vekâlet savaşlarıdır.

Soğuk savaş döneminde bölgedeki ülkeler arasında yapılıyor gibi görülen savaşlar gerçekte ABD ile SSCB adına yapılıyordu! Bugün Suriye’deki savaş da BOP ve müttefikleri adına muhalif güçler ile Rusya/Çin/İran adına “Esat güçleri”nin karşı karşıya geldiği bir savaştır. Suriye’de savaşla ilgili olarak somut gerçek şudur:ABD/İsrail istemese savaş olmaz, Rusya istemezse savaş sürmez!

Son doksan beş yıldır Ortadoğu bölgesinde yapılan bütün savaşlar; İsrail’in güvenliğinin sağlanmasına, Batı ülkelerine yönelik enerji akışındaki istikrarın sürmesine ve küresel güçlerin bölgedeki hâkimiyetinin pekişmesine hizmet etmiştir. 

İslam ülkelerinin çıkarları birbirleriyle hangi nedenden dolayı olursa olsun savaşmaktan değil barış ve işbirliği içinde olmaktan geçmektedir.

Çıkarı için savaştığını sanan kardeşler, gerçekte savaş sonrası güçten düşerler ve sonuçta düşmanlarına hizmet etmiş olurlar. Irak-İran Savaşı ya da Suriye’deki Esat ile muhaliflerin savaşı, İslam ülkelerini güçten düşürme savaşıdır.

Davutoğlu ve Erdoğan’ın Esat savaşı 

Suriye’deki iç savaşa çoğu zaman dolaylı olarak muhalifler adına ve Batı hesabına müdahil olan Erdoğan/Davutoğlu ikilisinin durumunu tarif etmeye kelimeler izin vermemektedir. Muhaliflerin “Allah Allah” nidalarıyla cami minarelerini havaya uçuran görüntüleri yayınlanmaktadır. “Esat güçleri” ise camileri bombalamaktadır

Her iki taraf ta birbirine karşıt biçimde konuşlanmış Müslüman boğazlaması yapmaktadır. Erdoğan ve Davutoğlu ikilisi “demokrasi” adına ve Batı hesabına birbirini katledenlerden “haklı” olan tarafı tuttuğunu söylemektedir.

Ölen de Müslüman öldüren de Müslümansa orada bir tarafı tutmak değil öldürmeyi engellemek “Müslümanım” diyenin görevidir! 

Diğer yandan Erdoğan/Davutoğlu ikilisinin, içi boş ve gerçeklerden uzak konuşmaları bölge ülkelerini adeta Türkiye’ye karşı tahrik ediyor!

Davutoğlu/Erdoğan ikilisi “Bölgenin geleceği Türkiye’den sorulur” türünden mangalda kül bırakmayacak sözler etmekte ama Suriye tarafından düşürülen Türk uçağına karşı gerekli misillemeyi yapamamaktadır. İsrail’e karşı söylenmedik söz bırakmamakta ama Mavi Marmara’da katledilen vatandaşlarının hesabını sorma cesaretini gösterememektedir. Erdoğan ve Davutoğlu Batılı basında ifade edildiği gibi Türkiye’yi “havlayan ama ısıramayan” bir duruma düşürmüş bulunmaktadır.

Davutoğlu/Erdoğan ikilisi hiçbir anlamda akıl sağlığı yerinde olanların savunamayacakları bir Suriye politikası izliyorlar. Bize de şimdilik “Allah akıl sağlığı versin” demek düşüyor.

Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 37 64
4. Başakşehir 37 58
5. Beşiktaş 37 56
6. Kasımpasa 37 53
7. Alanyaspor 37 51
8. Sivasspor 37 51
9. Rizespor 37 50
10. Antalyaspor 37 48
11. A.Demirspor 37 44
12. Samsunspor 37 43
13. Kayserispor 37 42
14. Konyaspor 37 41
15. Gaziantep FK 37 41
16. Ankaragücü 37 40
17. Hatayspor 37 38
18. Karagümrük 37 37
19. Pendikspor 37 37
20. İstanbulspor 37 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 37 88
2. Arsenal 37 86
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 37 63
6. Chelsea 37 60
7. Newcastle 37 57
8. M. United 37 57
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 37 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 36 93
2. Barcelona 36 79
3. Girona 36 75
4. Atletico Madrid 36 73
5. Athletic Bilbao 36 62
6. Real Sociedad 36 57
7. Real Betis 36 56
8. Villarreal 36 51
9. Valencia 36 48
10. Deportivo Alaves 37 45
11. Getafe 37 43
12. Sevilla 36 41
13. Osasuna 36 41
14. Las Palmas 36 38
15. Rayo Vallecano 36 38
16. Celta Vigo 36 37
17. Mallorca 36 36
18. Cadiz 36 32
19. Granada 36 21
20. Almeria 36 17