Penturk Haber
2020-04-05 20:14:20

ALPARSLAN TÜRKEŞ VE MHP

Hasan ÇELİK

05 Nisan 2020, 20:14

· 4 Nisan’da merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’i vefatının 23.yılında andık. Bu yıl önceki yıllardan farklı olarak başta Cumhurbaşkanı olmak üzere bütün devlet erkanı Alparslan Türkeş’i andılar. Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi iklim bunda muhakkak etki etmiştir fakat bizim için önemli olan kendi döneminin liderlerinden farklı olarak vefatından 23 yıl sonra bile fikirlerinin ve hatıralarının yaşatılıyor olmasıdır. Alparslan Türkeş,bizzat kendisinin kurduğu kurumlarla ve yetiştirdiği kadrolar ile ölümsüzlüğü tatmış bir liderdir. Alparslan Türkeş’in adı Türk devleti var oldukça, Türk Milliyetçiliği fikrini savunanlar oldukça yaşayacaktır.

Başbuğ Alparslan Türkeş’in hasretle ve sevgiyle anıldığı bu zamanda bir konuya değinmek istiyorum.

Mhp’den ayrılıp başka partilere ya da başka oluşumlara katılanlar belki kısa süreli olarak mevki,kazanç,itibar elde etmiş olsa da bu süreci uzun döneme yaydığımızda dikiş tutturamadıklarını ve bir yıldız gibi kayıp gittiklerini yaşayarak,tecrübe ederek gördük. .

 

Başka mahfîllerde İkbal edinmek isteyenler bir süprüntü gibi köşeye atılırlar. İkbal kaygısı olmayıp inandığı değerlere sahip çıkanlar ise uzun dönemde muhakkak kazançlı çıkarlar.

 

Bizim itibarımız Ülkücü olmak ve öyle kalmaktan geçer. Bizden olmayanların ve bizdenmiş gibi görünenlerin kayığına binip batmayı tercih etmeyecek kadar akıllıyız.

 

Ülkücülerin sığınacakları liman yine kendileri yani teşkilatlarıdır. O bakımdan incitici söylemleri bırakıp Ülkücü hareket içindeki kutuplaşmayı derinleştirecek davranışlardan uzak durmalıyız..

 

Milliyetçi-Ülkücü Hareketin mensuplarının yeri Mhp’dir. Bir kızgınlıkla ya da farklı gerekçelerle ayrılıp giden ve hala kendisini Ülkücü addeden bütün Ülküdaşlarımızı yeniden aramızda görmekten mutluluk duyarız.

 

Bozgunculuk çıkarıp hareketi bölenleri tarih affetmeyecek. Onları kapsam dışında tuttuğumuz bilinmelidir.

 

Devlet Bahçeli’nin söylemiyle ;

“Davamız, şehit olup ölmeyenlerin, bayrak olup inmeyenlerin, Ülkücü olup dönmeyenlerin, adam olup kaçmayanların, ahlak olup satmayanların ebedi yuvası, ezeli yurdudur.

 

Yazıyı merhum Erol Güngör hocamızın bir tespiti ile bitirmek istiyorum.

 

“Milliyetçilerin milli kültür davası soysuzlaşmayı önlemeyi hedef tutmaktadır. Milliyetçilik,milli kültürü bizzat bir medeniyet kaynağı haline getirmek ve cemiyeti soysuz değişmelerin açık pazar yeri halinden kurtarmak hareketidir. Binaenaleyh milliyetçilik aynı zamanda bir medeniyet davasıdır..”

 Başbuğumuzun davasını kendisinin kurduğu kurumların bünyesinde var olarak yaşatacağız. Ülkü Ocakları ve MHP bize başbuğumuzun mirası ve emanetidir.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.