27.06.2012, 03:02

Türkiye’ye verilen mesaj

  Medeniyetler arası çatışma, Soros evrimleri, Kadife devrimleri, Irak/Afganistan işgalleri ve Arap Baharı “küreselleşmenin ozon deliği”nin tamir edilmesine yöneliktir. 

Büyük Orta Doğu Projesi ise demokratikleştirme, modernleştirme ve liberalleştirme araçlarıyla aynı amacın başarılmasına yöneliktir. İslam medeniyetinin iç çelişkilerini (baskıcı rejimler, etnik ve mezhep farklılıkları) kullanarak medeniyet içi çatışma çıkartmanın amacı da budur.

Bölgede yaşanan terör, halk ayaklanması ve çatışmalar Türkiye’nin de içinde bulunduğu dünyanın yeni denge arayışlarıdır.

Zira ortada SSCB’nin bıraktığı büyük bir boşluk vardır ve bu boşluk yeni bölgesel ve küresel güç odakları tarafından doldurulmaya çalışılmaktadır.

Büyük Orta Doğu Bölgesinde yaşananlar da soğuk savaş sonrası dünyanın yeni denge arayışlarıdır.

Türkiye’de yaşananları da bu dönüşme ve dönüştürme sürecinde ayrıştırarak açıklamak mümkün değildir.

Hatırlanacağı üzere, SSCB’nin çözülmesinin ardından Türkiye’nin “Adriyatik’ten Çin Denizine kadar Türk Dünyası” retoriği küresel güçleri ileri düzeyde rahatsız etmişti. Küresel odaklar bu konuda gerekli tedbirleri almış ve Türkiye’nin Avrasya coğrafyasındaki etkinliğini minimize etmişlerdir.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun Türkiye’nin  “Yeni Orta Doğu’nun şekillenmesinde söz sahibi olacağı” anlamına gelen sözleri, İsrail merkezli küresel odakları ciddi biçimde rahatsız etmişti. Başbakan Erdoğan’ın Türkiye’nin küresel aktör olduğu yolundaki söylem ve tavırları ise durumu daha da nazik bir konuma taşımıştır. AKP iktidarıyla birlikte “eksen kayması” ve “Yeni Osmanlıcılık” iddiaları bölge üzerinde emelleri olanların Türkiye’yi yeniden projektör altına almalarına neden olmuştur.

Türkiye artık eski Türkiye değil, oyun kurucu rolündeyiz söylemleri,  bölgede tek aktör devletiz böbürlenmeleri, oyunu oynayan değil, planlayan, hayata geçiren ve hatta oynatan ülkeyiz martavalları birilerini harekete geçirmek için yetmiştir.

Türkiye, herkese ve her kesime karşı sırtını ABD’ye dayamış ve gerisini kadere terk etmiştir.

Ancak Türkiye’nin, söylem, tutum ve eylemleriyle bölgede küçük ABD rolü oynamaya başladığını alenen ortaya koyması Rusya, Çin ve İran’ı ciddi biçimde kaygılandırmıştır.

Türkiye İran ile “nükleer barış” ortaklığından füze kalkanı kavgasına tutuşması, Suriye ile sınırları kaldırmaktan rejim mücadelesine yönelmesi, Irak ile de mezhep temelli ayrışmaya kalkışması sıfıra yakın sorunlu komşularıyla gerilimlerini zirveye taşımıştır.

Komşularıyla “sıfır sorun” idealindeki Türkiye kısa bir süre içinde bütün komşularıyla köprüleri atan Türkiye’ye dönüşmüştür.

Türkiye, belirli bir zaman diliminde yaşadığı bazı olayların perde arkasını ve kendisine verilen mesajı almamaya adeta inat etmiştir.

Türkiye, kendisine terör ihraç eden Kuzey Irak’taki kamplara operasyon için ABD’den izin alamazken ya da çok sınırlı izin alabilirken ABD ile birlikte Libya’da niçin işbirliği yaptığını kimse sorgulamamaktadır.

Diğer yandan Ege’de Muavenet zırhlısının vurulması, Süleymaniye’de Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi, Mavi Marmara gemisine düzenlenen operasyon ve nihayet Akdeniz’de Türk uçağının Suriye tarafından düşürülmesi, Türkiye’ye yönelik verilmiş güçlü mesajlardır. Bu olgular hem rastlantısal hem de birbirlerinden bağımsız değildir.

Türkiye’yi yöneten iktidarlar bu mesajları hiçbir zaman özüne uygun biçimde almamışlardır.

Ayrıca PKK terör örgütünün her istediği zaman Türkiye’nin sınırlarını geçerek karakollara saldırması da özünde aynı mesajı barındırmasına rağmen, bu mesajlar da Türkiye tarafından bir türlü amacına uygun olarak değerlendirilememiştir.

Türkiye’ye yönelik saldırıların amacı, Türkiye’yi Anadolu sınırları içine bloke etmek ve bölge üzerinde etkinlik kurmasını engellemektir. Türkiye’ye zayıf yanları ve zafiyetleri gösterilerek “durduğun yerde dur, sınırı aşma” deniliyor. 

Kısacası bölge üzerinde kurulmuş olan dengeleri, Türkiye’nin değiştirmeye kalkışması halinde Türkiye’ye, çeşitli araçlar kullanılarak mesaj verilmektedir. Olgu bu olmasına karşın verilen mesaj iktidardakiler tarafından daha farklı algılanmaktadır.
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14