21.06.2012, 06:27

Silah bırakma ya da bıraktırma hikâyesi

  15 Mayıs 2011 tarihinde Bülent Arınç,  “Kürt sorunu çözümü konusunda iktidardan düşmeyi göze aldık. 12 Haziran’dan sonra daha da güçlenerek 10 mislini yapacağız” demişti. AKP “Kürt Sorunu” nun çözümü için iktidardan olmayı göze alırken CHP lideri Kılıçdaroğlu da Kürt sorununun çözümü için genel başkanlıktan düşmeyi göze aldığını açıkladı. Kılıçdaroğlu,  “Bütün mesele bu sorunun çözülmesi. Bu sorun çözülür, insanlar yaşamını yitirmezlerse, bu benim genel başkanlığıma mal olacak olsun” diye açıklama yaptı.

Konuyu bireyselleştiren bu ucuz, uçuk yaklaşım sahipleri tarihi bir iş yaptıklarına inanarak bunları söylüyorlar. Her iki taraf da “sorunu çözüyoruz” diye ülkenin çözülmesine neden olurlarsa bunun karşılığından neyin riske edileceğini de açıklamaları gerekmez mi?

Diğer yandan “Kürt Açılımı” üzerinden yürütülen psikolojik harekât sırasında Diyarbakır Belediye Başkan Osman Baydemir,  “21’inci yüzyılda silahın rolünü tamamladığını, sorunların çözümünde silahın bir araç olma özelliğini yitirdiğini” söylemişti. Ardından da İmralı’dan kendisine “ya istifa ya öz eleştiri yap”tehdidi gelmişti. O günden bu yana Baydemir’in sesi eskisi gibi çıkmaz oldu.

***

Başbakan Erdoğan’ın “Kürtçenin seçmeli ders olarak okullara konacağını” açıklaması üzerine Leyla Zana, “bu işi Erdoğan çözer” deyince malum çevrede büyük bir heyecan dalgası oluştu.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Leyla Zana’nın Başbakan için, “Bu işi çözeceğine inanıyorum”  sözlerine aynen Baydemir’e İmralı’nın verdiği tepkiye benzer bir tepki verdi. Demirtaş, “Her kim Başbakan’dan umutluysa bu saflıktır, Ak Parti gibi düşünmektir” dedi. 

Vatanın birliğine ve milletin bütünlüğüne yönelik tehdidi görmeyen ya da görmek istemeyenlerin aklından geçirdiklerini gerçek sanmalarından daha tehlikeli bir olgu yoktur. Türkiye’deki terörü bir takım haksızlıkların sonucu olarak silahlanıp dağa çıkmış insanların davranışları olarak görmek körlüktür. Dağa çıkarak yıllardır insan katledenlerin elma şekeri türünden bir takım uygulamalarla ikna olup ellerinden silahları bırakacaklarını sanmak da fena halde yanılmak anlamına gelmektedir.

Bir süre önce Etyen Mahcupyan şöyle yazmıştı; “1909’da Ermeniler silahları teslim edince katliam oldu ve otuz bin kişi öldü. Bugün Kürtlere PKK’nın silah bırakmasının ne denli doğru olduğunu anlatabilirsiniz. Ama bu toprakların tarihini de biliyorlar. Devlete güvenmiyorlar. Mesele budur” diyor.

“Kürt Açılımı” söylemlerinin zirveye çıktığı sıralarda Ahmet Türk, “Cin şişeden çıkmıştır. Süreci geriye götürmek mümkün değildir” dedikten sonra “Bu aşamada silahların bırakılmasını istemenin anlamsız olduğunu, silahların susması için ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kalkması gerektiğini” yazmıştır.

***

Olan bitenin arkasındaki bilinci bu ifadelerden çıkarmamak mümkün değil midir?

Dahası var. BDP’li Demirtaş, “PKK’yı terör örgütü olarak görmediklerini, PKK’nın dağdan inmelerinin bu şartlarda uygun olmayacağını” söylüyor. 

Başbakan Erdoğan “Biz gözyaşı dinsin diye mücadele verdikçe birileri çıkıyor, dağdakiler inmesin diye kanı, şiddeti, ölmeyi, öldürmeyi teşvik ediyor” diye yakınıyor.

Kışanak üç gün önce “Kürdistan’da ağır sömürge koşulları devam ediyor” dedi.

Bölücü kesimin Türkiye’yi bir kadavra, ülkeyi yönetenleri ise her türlü operasyona müsait kimseler olarak gördükleri anlaşılmaktadır.

Emine Ayna, “Kürtler kendileri açısından ‘sahipsiz bir halktır’ bu yüzden PKK’yı koruyucu güç olarak gördükleri için ona sırtlarını dönemezler”  demişti.

“Demokratik Açılım” söylemlerinin ayyuka çıktığı sıralarda bazı neoliberal ve bölücü aydınlar, “Demokrasi ve Kürt Açılımı PKK’yı tanımaktan geçer” demiş “Kürt kimliği tanındı sıra PKK’yı tanımaya geldi” kehanetinde bulunmuşlardı.

İstediği şartların bu denli olgunlaştığını gören PKK’ya, silah bırakması için birileri başka bir telkinde bulunmalıdır!
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 37 99
2. Fenerbahçe 37 96
3. Trabzonspor 37 64
4. Başakşehir 37 58
5. Beşiktaş 37 56
6. Kasımpasa 37 53
7. Alanyaspor 37 51
8. Sivasspor 37 51
9. Rizespor 37 50
10. Antalyaspor 37 48
11. A.Demirspor 37 44
12. Samsunspor 37 43
13. Kayserispor 37 42
14. Konyaspor 37 41
15. Gaziantep FK 37 41
16. Ankaragücü 37 40
17. Hatayspor 37 38
18. Karagümrük 37 37
19. Pendikspor 37 37
20. İstanbulspor 37 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 38 91
2. Arsenal 38 89
3. Liverpool 38 82
4. Aston Villa 38 68
5. Tottenham 38 66
6. Chelsea 38 63
7. Newcastle 38 60
8. M. United 38 60
9. West Ham United 38 52
10. Crystal Palace 38 49
11. Brighton 38 48
12. Bournemouth 38 48
13. Fulham 38 47
14. Wolves 38 46
15. Everton 38 40
16. Brentford 38 39
17. Nottingham Forest 38 32
18. Luton Town 38 26
19. Burnley 38 24
20. Sheffield United 38 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 37 94
2. Barcelona 37 82
3. Girona 37 78
4. Atletico Madrid 37 73
5. Athletic Bilbao 37 65
6. Real Sociedad 37 60
7. Real Betis 37 56
8. Villarreal 37 52
9. Valencia 37 48
10. Deportivo Alaves 37 45
11. Osasuna 37 44
12. Getafe 37 43
13. Sevilla 37 41
14. Celta Vigo 37 40
15. Las Palmas 37 39
16. Rayo Vallecano 37 38
17. Mallorca 37 37
18. Cadiz 37 33
19. Granada 37 21
20. Almeria 37 18