ÖCALAN'DAN AKP TEMSİLCİSİ OLUR AMA KÜRTLERİN ASLA TEMSİLCİSİ OLAMAZ!

PKK açılımına karşı çıkıyorsun, hemen "Kürtler kardeşimiz" nutukları atıyorlar. Tamam, Kürtler kardeşimizde, terör örgütü PKK Kürtlerin temsilcisi mi ey ahmak?

Kürt kökenli vatandaşlarımızın kundaktaki bebeğini öldüren, camiden çıkan ak sakallı dedelerini kurşuna dizen terör örgütü PKK nasıl Kürtlerin temsilcisi oluyor?

Geçmişte"HEP'e destek vermeyen Kürdün tavuğuna kadar öldürün" emrini veren "Otoritemizi kabul etmeyenlerin evdeki faresine kadar başını ezin, göçertin. O topraklarda tarafsız kimse olmaz, ya bizdendir ya da düşman" şeklinde Kürtler üzerinde katliamlar yaptıran Öcalan nasıl Kürtlerin önderi oluyor?

AKP'nin Türkiye'ye yaptığı en büyük ihanet budur. Kürt kökenli vatandaşlarımızı terör örgütü PKK'nın elinden kurtarması gereken AKP, aksine Kürtleri sürekli terör örgütünün kucağına doğru sürüklemektedir.

Türk-Kürt demeden herkesi öldüren, birde Türk-Kürt çatışması çıkarmak için her türlü provokasyonu yapan terör örgütü PKK, AKP iktidarı sayesinde kendi alanını gün geçtikçe genişletmiştir. Bugün İmralı'da yatan terör örgütünün önderi Öcalan, Başbakan Erdoğan ile birlikte aynı pazarlık metinlerine imza atacak noktaya getirilmiştir.

İmralı tutanaklarının sızmasıyla çok net görülmüştür ki, AKP'yi bile yöneten (AB)(D)ullah Öcalan'dır. AKP'nin üfürme uzmanı yöneticileri ve yorumcularının iddia ettiği gibi PKK silah bırakmaya değil, talepleri gerçekleşmezse iç savaş çıkarmaya hazırlanmaktadır.

Kim tarafından sızdırıldığı belli olmayan İmralı tutanaklarında (AB)(D)ullah Öcalan'ın "Başarılı olursam, Ne KCK tutuklusu kalır ne başkası. Bu olmazsa 50 bin kişiyle halk savaşı olacak. Ölen ölecek, ben karışmıyorum."sözleri AKP'nin ne kadar siyasi yalanı varsa hepsini çökertmiştir.

Başbakan Erdoğan sızdırılan İmralı tutanakları için "Ortaya dökülen iddialar terörün bitmesini istemeyen çevrelerin açık bir sabotajıdır. Biz bir açıklama yapmadıkça, biz teyit etmedikçe bütün söylentiler iftiradır, asılsızdır. Bize güvenin. Bize inanın" diyor…

"PKK ile görüştüğümüzü, pazarlık yaptığımızı söyleyen alçak ve şerefsizdir" dedikten sonra  "Oslo'ya  da, İmralı'ya da gönderen benim" diyerek şerefin ne olduğunu bilmeyen Başbakan Erdoğan'a inanıp ve güvenecekmişiz!  Sayın Başbakan sen önce şeref ve şerefsizlik ne demek bu kavramların anlamını öğren gel…

Bitmiş PKK'yı 10 yıldır verdiğin tavizlerle Türk milletini tehdit eder hale getirdin… PKK'yı koruyan -kollayan kim varsa baş tacı yaptın…

PKK'yı Irak'ın kuzeyinde besleyen Barzani'yi AKP kongresine davet edip "Türkiye seninle gurur duyuyor"sloganlarıyla karşılatan Recep Tayyip Erdoğan'a bu konularda güvenmek için bir insanın aklını kaybetmiş olması lazımdır.

AKP, Kürt-Türk ayrımı yapmadan herkese ihanet edenlerin partisi olmuştur. Türk milletini bölmeye çalışan PKK, AKP sayesinde hedefine doğru ilerlemektedir. AKP'nin politikası PKK ve Öcalan'ı Kürtlerin temsilcisi yapma garabetinden başka bir şey değildir.

Geçen günlerde bu garabete bir katkıda Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'dan gelmiştir.

Zafer Çağlayan "Kürt kökenli bir insanım. Yıllarca Kürt olduğunu söyleyemeyen eski bir Ülkücüyüm" demiş… İmralı'daki alçakla yaptığınız pazarlığın bu konularla alakası nedir Zafer Çağlayan? Madem Kürt kökenlisin İmralı'da yatan bebek katili mi senin temsilcin ve önderin?

Zamanında Ülkücü olmuşsun ama şimdi "Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldım" diyen, her fırsatta Ülkücülere hakaret eden Recep Tayyip Erdoğan'ın bakanısın… Bu ayıp ve utanç sana ömür boyu yeter Zafer Çağlayan !

Ülkücüler yine haykırıyor : "Türk-Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir" diye…

Sizde "PKK kalleştir" diyebiliyor musunuz? Diyemezsiniz. Çünkü İmralı tutanaklarında Öcalan "AKP'yi 10 yıldır ayakta tutan benim. Biz AKP'yi çıkartan gücüz." diyor.

Şimdi herkes anladı mı Recep Tayyip Erdoğan'ın bundan 13 yıl önce bebek katiline niçin "Sayın Öcalan"dediğini… Anlayan anladı…