28.01.2013, 09:27

Birgül Ayman Güler Ortalığı Dağıttı : “Türk Ulusu ile Kürt Milliyetini eşit gördüremezsiniz!..”

 Asabiyye/Irk/Kavim – Milliyet/Ulus/Millet Tartışmaları

1. “İbrahim (A.S.)’in  Milleti”

 

Son zamanlarda gündemde önemli bir yer tutan “kimlik” tartışmalarında yer yer “ümmet-millet-ulus” kavramlarını eksen alan hararetli tartışmalar yaşandı; yaşanıyor. [*]

Bu tartışmaların zemininin anlaşılması için  Kur’ani bir kavram olarak “millet-i İbrahim” (=İbrahim milleti) tanımına da değinilmesini zaruri görüyorum…

 

“Millet” üzerindeki tartışma

“Millet” üzerindeki tartışma gündelik siyasi çekişmelere konu olan her alanda olduğu gibi sabun köpüğü gibi kaybolmağa yüz tutmuşken bu konuda fikir sahibi olmak isteyen “muhakkik okur” için “İbrahim milleti” kavramının Kur’an-ı Hakîm’de geçtiği ayetleri ve bu ayetlerde terime verilen anlamı ve daha sonra da ‘yaşayan’ Türkçe’de bu kelimenin nasıl  bir anlam kaymasına uğrayarak tedavül ettiğini  ele almak istiyorum.

Öncelikle millet-i İbrahim  teriminin geçtiği Kur’an-ı Hakîm ayetleri toplu olarak verelim.(Ayet mealleri Elmalılı M. Hamdi Yazır’a aittir.  Bkz. Elmalılı M. Hamdi Yazır Meali, Huzur Yay. Neşri,1996-İstanbul)

 Bakara; 130. İbrahim’in milletinden, kendine kıyandan başka kim yüz çevirir? Gerçek şu ki, Biz onu dünyada seçkin birisi yaptık, ahirette de hiç şüphe yok ki o iyiler arasındadır.

 Bakara; 135. Bir de: “yahudi veya hıristiyan olunuz ki, hidayet bulasınız” dediler. De ki: “Hayır, biz bir tek Allah’a inanan İbrahim’in dinindeyiz ki, o hiç bir zaman Allah’a ortak koşanlardan olmadı.”

 Ali İmran; 95. De ki: “Allah doğru söylemiştir. O halde Hakka tapan bir hanif olarak İbrahim’in dinine uyun; o hiçbir zaman Allah’a ortak koşanlardan olmadı.

 Nisa; 125. Din bakımından o kimseden daha iyi kimdir ki, özü iyi olarak yüzünü İslam ve Allah’a tutmuş ve muvahhid olarak İbrahim’in dinine uymuştur. Allah ki, İbrahim’i dost edinmişti.

 Enam; 161. De ki: “Beni Rabbim, şüphesiz dosdoğru bir yola, gerçek ve daima ayakta olan bir dine, başka dinlerden sıyrılıp yalnız hakka yönelen İbrahim’in tertemiz dinine iletti. O, hiçbir zaman Allah’a ortak koşanlardan olmadı.

 Yusuf; 38. Ve atalarım İbrahim, İshak ve Ya’kub’un dinine uydum. Bizim Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamız olamaz. Bu, Allah’ın bize ve insanlara bir lütfudur, fakat insanların çoğu şükretmezler.

 Nahl; 123. Sonra da sana: “Hakperest (hanif) olarak İbrahim’in dinine tabi ol! O, hiçbir zaman Allah’a ortak koşanlardan olmadı.” diye vahyettik.

 Hacc; 78. Allah uğrunda gerektiği gibi cihad edin! Sizi O seçti, üzerinize dinde hiçbir zorluk da yükletmedi. Haydi babanız İbrahim’in milletine! Bundan önce ve bunda(Kur’an’da) size müslüman adını o Allah verdi ki peygamber size şahid olsun, siz de bütün insanlara şahidler olasınız. Şu halde namazı kılın, zekatı verin ve Allah’a sıkı tutunun ki, sahibiniz O’dur. Artık O ne güzel bir sahip, ne güzel bir yardımcıdır.

Bu ayetlerden açıkça anlaşılmaktadır ki Kur’an-ı Hakîm’de “millet-i İbrahim” tamlamasındaki “millet” kelimesi “din,inanç” anlamında inzal olunmuştur. Zaten Kur’an-ı Hakîm’de İbrahim’e atfedilmeden tek başına  kullanılan “millet” kelimelerinde de aynı anlam mündemiçtir. (Kur’an-ı Hakîm’de daha az sayıda olan ancak yine din-inanç anlamındaki  bu münferit “millet” kelimesi kullanımlarına işaret ederek geçiyorum.)

“İbrahim Milleti” kavramının yer aldığı ayetlerden özellikle Yusuf suresinde 37-38. ayetlerdeki “millet” kelimesi kullanımı manidardır. Yusuf suresindeki 37-38. ayetler şöyledir:

Yusuf; 37. Yusuf şöyle dedi: “Size yiyeceğiniz bir yemek gelecek ya, işte, o gelmeden önce kesinlikle ben size bunun tabirini bildirmiş olurum. Bu, bana Rabbimin öğrettiklerindendir. Çünkü ben, Allah’a inanmayan ve hepsi ahireti inkar eden bir toplululuğun dinini bıraktım.”

Yusuf; 38. Ve atalarım İbrahim, İshak ve Ya’kub’un dinine uydum. Bizim Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamız olamaz. Bu, Allah’ın bize ve insanlara bir lütfudur, fakat insanların çoğu şükretmezler.

Yusuf suresinin  37. ayetinde “millet” kelimesinin anlamı  “münkir topluluk inancı” olarak verilirken 38. ayette “muvahhid ataların (İbrahim-İshak-Yakub) inancı” olarak kullanılmaktadır. Buradan açıkça anlaşılmaktadır ki “millet” sözcüğü tek başına “İslami” içeriği olan bir karşılığa sahip değildir. Ancak muvahhid bir topluluğun inancına izafe edildiğinde İslami bir içeriğe işaret ettiği söylenebilir.

 İslami bilgi ve hassasiyetini herkesin teslim ettiği ve  Arabça’nın incelikleri konusunda yetkinliği bilinen Mehmed Akif’in  bir şiirindeki

“Hani milliyetin İslam idi… Kavmiyet ne?

  Sarılıp sımsıkı dursaydın a milliyetine…” 

(M. A.Ersoy, Safahat, Hakk’ın Sesleri, 1915)

mısraları da “milli” şairimizin kelimeyi Kur’an-ı Hakîm’de dercolunan terminolojiye uygun olarak kullandığı güzel birer örnektir.

 Bu durumda “millet” kelimesinin  “soy-kültür birliği taşıyan insan topluluğu” anlamında kullanılması Kur’an-ı Hakîm’deki terminolojiye göre yanlıştır. Bu kelime insan toplulukları ile ilgili olarak olsa olsa  “aynı inanca sahib insanlar topluluğu” anlamında kullanılabilir.

Konunun ilmi yönü bu olmakla birlikte günümüz Türkçe’sinde “millet” “milliyet” kelimelerinin kullanımı ile ilgili bir anlam kayması yaşandığı da tartışılmaz bir gerçektir. Bugün bu kelimeler kullanıldığı zaman “soy birliği taşıyan insan topluluğu” anlamı taşıdığı ortak kanaattir.  Türk Dil Kurumu’nun Güncel Türkçe Sözlüğü’nde Millet sözünün anlamları şu şekilde kaydedilmiştir:

1. Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus ;

2 . Bir yerde bulunan kimselerin bütünü, herkes ;

3 . Benzer özellikleri olan topluluk (Halk ağzında) .

(Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde kelimenin verilen  ikinci  anlamı için Necati  Cumalı’dan  ”Millet tütün paralarını alınca borcunu öder.” Üçüncü anlamı için ise  Ahmed  Mithat Efendi’den  ”Şu kadın milletinin kıskançlığının hiç sonu yok.”cümleleri örnek gösterilmektedir. Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde millet kelimesine verilen anlamlarda kelime  ile “inanç-din” arasında hiçbir  imaya dahi işaret edilmemesi ilginçtir.)

Bu kavram kargaşasını gidermenin yolu üzerine imal-i fikredildiğinde ortak bir kanaat oluşması için şu ön-kabullerin paylaşılması gerektiğini söylemeliyim:

1. Millet kelimesi Kur’an-ı Hakîm’deki terminolojide “aynı inanca sahib insanlar topluluğu” olarak kullanılmıştır.

2. Millet kelimesi bugünkü Türkçe’de (en azından üç nesildir) “soy-kültür birliği taşıyan insan topluluğu” anlamını içerecek şekilde kullanılmaktadır.

3.  Arabça’ya göre yanlış olan bu kullanımın toplumdaki kullanımında uğradığı anlam kaymasını düzeltmeğe çalışmak beyhude bir çaba olacaktır.

4. Baskın ideolojik  tasallutdan sakınmak için dahi olsa kendilerine mahsus  “iç-daire dili”ni kurgulamak isteyen bazı ideolojik-siyasi çevreler bu anlam kaymasından yararlanma “kurnaz”lığını sergilemişlerdir. Bir anlamda bu kayma benimsenip bu kaygan terminoloji üzerinde en azından son çeyrek asrı kapsayan bir söylem inşa edilmiştir. Çeyrek asırlık bu deneyimi değerlendirirsek bu söylemin “millet-milli-milliyet-milliyetçilik” gibi akraba terimler etrafındaki zihni kargaşanın toplum içinde kökleşmesinden gayrı bir fayda hasıl etmediği bir gerçekliktir.

Bu durumda ortaya çıkan “Bu kargaşanın giderilmesi için nasıl bir yöntem tercih edilmelidir?” sorusuna net bir cevap vermezsek “millet tartışması”na -kargaşayı sergilemekten öte- bir katkımız olmayacaktır. Bu can sıkıcı, kafa patlatıcı soruya cevap olmak üzere görüşlerimi (bu gazete makalesinin fiziki sınırlarını göz önüne alarak) bir başka yazıya bırakmak zorunda olduğumu  -bu soruya kendisini muhatab kabul eden bütün ehl-i tefekkürün yanıtlarını beklerken- belirtmek isterim.

(Devam edecek)

———————————————————————–

Dr. Hayati BİCE, ÜLKÜ-YAZ Genel Başkanı’dır.

İletişim: http://www.ulkuyaz.org.tr

[*] 1. Başbakan R. T. Erdoğan’ın 22 Ocak 2013 salı günü AKP Meclis grubunda yaptığı konuşmada “ırkçılık/milliyetçilik” konusunda söylediği aşağıdaki sözler ve CHP izmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in tartışmalara yol açan TBMM konuşması  ilk kez bundan 10 yıl kadar yazdığım bu önemli  konuyu yeniden ele almamı gerektirdi:

Önce Başbakan R. T. Erdoğan’ın sözleri:

“Kur’ân-ı Kerîm’de bütün ayrıntılarıyla izah edilen son derece ibretlik bir vakadır, Allah meleklere Âdem’e secde edin dediğinde bütün melekler bildiğiniz gibi secde ettiler, ama şeytan secde etmedi, çünkü o çok kibirliydi ve kibirlendi. Şeytan, ben Âdem’den hayırlıyım, beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan dedi. İşte ırkçılık budur ve böyle başlamıştır ve böyle gidiyor. Irkçılık asabiyet, asabiyet ise şeytandandır. Irkını, kavmini, kafatasını övmek, onunla böbürlenmek, diğerlerini, diğer yaratılanları aşağılamak şeytandandır.
Biz başka yerden kaynak aramayacağız, benim Kürt kardeşimin de, Türk kardeşimin de kaynağı aynı kaynaktır. Onun için biz yaratılanı Yaratandan ötürü seviyoruz, bunu defaatle söyledik, söylüyoruz.
Bizi, bizim öz değerlerimizden uzaklaştırmaya çalışanlara karşı hep birlikte dikkatli olacağız. Bize şeytanın başlattığı o asabiye duygusunu, o ırkçılık duygusunu aşılamaya çalışanlara karşı, evet, şimdi altını çiziyorum, recmedilmiş şeytandan Allah’a sığınırım diyerek uzak duracağız.
Eğer istikbali acılar ve acıların sebep olduğu farklılıklar üzerine inşa edersek şeytan ve şeytanın izinden gidenler kazanır, biz ise kaybederiz. İşte onun için istikbali ortak kaynaklarımız, ortak değerlerimiz, ortak tarihimiz üzerine inşa edeceğiz. Şeytan ve şeytanın izinden gidenler kaybedecek, inşallah tek bir millet olarak, kardeş olarak kazanan biz olacağız.”

***

2. CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler‘in 23 Ocak 2013 günü TBMM’de yaptığı konuşmada Ulus ile  Milliyet kavramlarına yüklediği anlamlar ve bu konuşmaya gösterilen tepkiler  konuyu iyice karışık hale getirdi. Bu konuda Birgül Ayman Güler‘in kendisini eleştirenlere verdiği cevap ise kafa karışıklığını açıkça yansıtmaktadır:

Türk kavramı bir ırkı ya da etnisiteyi anlatmaz. Yüz yıla yakın zamandır Türk kavramı anayasada yazılı olan ulusal vatandaşlığın adıdır. Öyle ki bizde Musevi inancına sahip, Süryani inancına sahip, Boşnak ya da Kırmançe, Zaza çok farklı etnik kökenlerden ve hatta Müslüman, gayrimüslim insan Türk vatandaşı kimliğiyle yaşar ve yüz yıla yakın süredir şunu ararız, ‘devlet etnik ve inanç bakımından kör olsun.’ Böylece etnik elbiselere sıkışmayalım, özgürleşelim. Bazı uygulamalar itibariyle bakın orada, burada; hemşehricilik, etnikçilik, ırkçılık bence bu. Türk vatandaşlığı kavramı bütün bu farklılıklara karşı körleşmek, özgürleşmek anlamına gelir. O nedenle ‘Türk ulusu, Kürt milliyeti’ diye bilimsel kavramları kullandım. Biraz soğukkanlı düşünmek ve gerçekten bilimsel kavramlarla düşünmek zorundayız.”

 

Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 33 55
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Sivasspor 34 48
8. Rizespor 33 48
9. Antalyaspor 33 45
10. Alanyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Samsunspor 34 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Karagümrük 33 33
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 32 47
10. Wolves 35 46
11. Bournemouth 34 45
12. Brighton 33 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Getafe 33 43
10. Villarreal 32 42
11. Osasuna 32 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 32 37
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 33 14