07.12.2012, 03:59
Yeniçağ Yazarı Arslan Tekin Ağabey’e Yanıt
Yeniçağ yazarı Arslan Tekin Ağabey bir yazı yazmış “Ocaklar Ah Ocaklar” diye. Bu yazısından önceki yazısını da okumuştum “Ocaklar Şimdi Ses Vermezse” adlı. O yazısını okuduğum da bahsettiği konulardan bir kaçında haklı olduğuna inanmıştım. Ama diğer yazıyı yazması kafamdaki bütün fikirleri değiştirdi ve bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı hissettim.
Arslan Tekin Ağabey bu yazıları kaleme alırken bütün ocakları tenkit etmemek için gerçekten çaba harcamış ancak ilk yazısında yayınladığı mektuplardan sonra kullandığı son sözler benim kafama oldukça takıldı demiş ki Arslan Hoca “Bu mektup bir çığlık... Her üniversite için, her fakülte için söylemeyiz ama genel havayı verdiğini de inkâr edemeyiz”
Bu sözler oldukça ağır sözlerdir. Kendisinin yayınladığı mektupları okuduğunuzda mektupları gönderen gençlerin hepsinin ocaklara girmediğini ya da girmek istemediğini anlarsınız zaten kendileri de bunu itiraf ediyor. Peki, bu arkadaşlar madem ülkücüler mademki Allah davasına gönül vermişler öyleyse niye o zaman karşıya geçip sadece eleştirmekle yetiniyorlar. Davanın içinde olup bir kötülük varsa düzeltmeye ya da iyi bir iş yapılıyorsa o iyiliği daha da arttırmaya sevdalı olmuyorlar bunu onlara sormamız gerekmez mi?
Eleştirmek kolaydır, her zaman da kolay olmuştur. Ama çözüm üretmek en zorudur. Ülkü Ocakları sadece biz gençlere ait olsaydı eleştirilerinizi anlayabilirdim ancak ocaklar siz büyüklerimizi de bugünlere getiren yerlerdir. Sizler nasıl olurdu çözüm öneriniz olmadan ocaklarımızı eleştirirsiniz bunu anlamakta zorlanıyorum.
Arslan Hoca “Ocaklar Şimdi Ses Vermezse” yazınızın ilk bölümünde “Eğer Ocaklar olmasaydı, protestolar kontrolden çıkar, kışkırtıcılar şuursuz kalabalıkları istedikleri gibi yöneltir halk isyanları başlardı” demiş. Bu sözler muhtemelen Arslan Hocaya ait sözler değildir ya da isteyerek yazmamıştır. Çünkü bu sözleri kullanan birinin Ülkü Ocaklara bakışının nasıl olduğunu anlayabilirsiniz. Arslan Hoca gibi yıllarını bu davaya vakfetmiş bir gönül insanının da Ülkü ocaklarına böyle bakmadığını umut ediyorum.Çünkü bu sözler Ülkü Ocakları sadece bir sokak hareketi olarak gören insanlara ait sözlerdir. Ülkemizi bölmeye çalışan güruhların karşısında yıkılmaz bir kale olarak Ülkü Ocakları mensuplarının durduğu doğrudur ancak Ülkü Ocaklarının mevcudiyetini sadece bu nedene bağlamak ülkücülere yapılmış en büyük hakarettir. Bu sözleri söyleyen insanlarında ülkü ocaklarının eğitime önem vermediğini söylemesi oldukça gariptir.
Yine Arslan Hoca “MHP genel merkezinin tembelliği Ülkü Ocaklarına da sinmiş” demektedir.
Hayatlarının baharında nefsine hoş gelen binlerce şey olduğu halde zamanlarını Ocaklarda geçiren gençleri tembellikle suçlamak nasıl bir bakış açısıdır bunun takdirini sizlere bırakıyorum.
Eğer ki mevzu emek vermek ile tembellik arasındaki fark ise;
Seçim zamanında asılan afişlerde Ülkü Ocaklı gençlerin emeği vardır, tembelliği değil.
Mali sıkıntılar içerisinde bu davanın adını duyurmak için atılan her adımda Ülkü Ocaklı gençlerin emeği vardır, tembelliği değil.
Başbuğdan alınan emaneti bugünlere bu emekler getirmiştir tembellikler değil…
Yanlışlıklar muhakkak olacaktır. İnsanın olduğu her yerde yanlışlık vardır.
Hele ki siz bir gençlik hareketinden ülkü ocaklarından bahsediyorsanız bu gençlerin yanlış yapmasını da çok büyük bir hata olarak göremezsiniz. Bizlere doğru yolu göstermek siz büyüklerimizin görevidir.Olmadığında da “ah vah” etmek bir ülkücüye hele ki bizden daha tecrübeli bir dava adamına hiç yakışmamaktadır.
En acısı da “bir dokun bin ah işit misali” demiş Arslan Hoca.
Bu ahlar kimin ahları hocam bunu gerçekten merak etmekteyim.
“Bu gençlerden olmaz deyip kenara çekilenlerin mi yoksa herhangi bir çözüm üretmeden sadece eleştirmekle yetinenlerin mi?”
Belki de bu davanın zorluğunu çekmek yerine dışarıdan bakıp sadece olmuyor diyenlerin âhıdır bilemezsiniz tabi ki…
Ben isterdim ki Arslan Tekin Ağabey bu yazıyı kaleme almadan önce nasıl ocakları eleştiren gençleri dinliyorsa DTCF ve Erzurum Atatürk Üniversitesindeki Ülkü Ocakları mensuplarını ve daha adı duyulmayan binlerce atsız kahramanı dinleme zahmeti içerisine girseydi…
Sürç-i Lisan ettiysek affola.
Saygılarımla…
“http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=24982
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=24992”
Arslan Tekin Ağabey bu yazıları kaleme alırken bütün ocakları tenkit etmemek için gerçekten çaba harcamış ancak ilk yazısında yayınladığı mektuplardan sonra kullandığı son sözler benim kafama oldukça takıldı demiş ki Arslan Hoca “Bu mektup bir çığlık... Her üniversite için, her fakülte için söylemeyiz ama genel havayı verdiğini de inkâr edemeyiz”
Bu sözler oldukça ağır sözlerdir. Kendisinin yayınladığı mektupları okuduğunuzda mektupları gönderen gençlerin hepsinin ocaklara girmediğini ya da girmek istemediğini anlarsınız zaten kendileri de bunu itiraf ediyor. Peki, bu arkadaşlar madem ülkücüler mademki Allah davasına gönül vermişler öyleyse niye o zaman karşıya geçip sadece eleştirmekle yetiniyorlar. Davanın içinde olup bir kötülük varsa düzeltmeye ya da iyi bir iş yapılıyorsa o iyiliği daha da arttırmaya sevdalı olmuyorlar bunu onlara sormamız gerekmez mi?
Eleştirmek kolaydır, her zaman da kolay olmuştur. Ama çözüm üretmek en zorudur. Ülkü Ocakları sadece biz gençlere ait olsaydı eleştirilerinizi anlayabilirdim ancak ocaklar siz büyüklerimizi de bugünlere getiren yerlerdir. Sizler nasıl olurdu çözüm öneriniz olmadan ocaklarımızı eleştirirsiniz bunu anlamakta zorlanıyorum.
Arslan Hoca “Ocaklar Şimdi Ses Vermezse” yazınızın ilk bölümünde “Eğer Ocaklar olmasaydı, protestolar kontrolden çıkar, kışkırtıcılar şuursuz kalabalıkları istedikleri gibi yöneltir halk isyanları başlardı” demiş. Bu sözler muhtemelen Arslan Hocaya ait sözler değildir ya da isteyerek yazmamıştır. Çünkü bu sözleri kullanan birinin Ülkü Ocaklara bakışının nasıl olduğunu anlayabilirsiniz. Arslan Hoca gibi yıllarını bu davaya vakfetmiş bir gönül insanının da Ülkü ocaklarına böyle bakmadığını umut ediyorum.Çünkü bu sözler Ülkü Ocakları sadece bir sokak hareketi olarak gören insanlara ait sözlerdir. Ülkemizi bölmeye çalışan güruhların karşısında yıkılmaz bir kale olarak Ülkü Ocakları mensuplarının durduğu doğrudur ancak Ülkü Ocaklarının mevcudiyetini sadece bu nedene bağlamak ülkücülere yapılmış en büyük hakarettir. Bu sözleri söyleyen insanlarında ülkü ocaklarının eğitime önem vermediğini söylemesi oldukça gariptir.
Yine Arslan Hoca “MHP genel merkezinin tembelliği Ülkü Ocaklarına da sinmiş” demektedir.
Hayatlarının baharında nefsine hoş gelen binlerce şey olduğu halde zamanlarını Ocaklarda geçiren gençleri tembellikle suçlamak nasıl bir bakış açısıdır bunun takdirini sizlere bırakıyorum.
Eğer ki mevzu emek vermek ile tembellik arasındaki fark ise;
Seçim zamanında asılan afişlerde Ülkü Ocaklı gençlerin emeği vardır, tembelliği değil.
Mali sıkıntılar içerisinde bu davanın adını duyurmak için atılan her adımda Ülkü Ocaklı gençlerin emeği vardır, tembelliği değil.
Başbuğdan alınan emaneti bugünlere bu emekler getirmiştir tembellikler değil…
Yanlışlıklar muhakkak olacaktır. İnsanın olduğu her yerde yanlışlık vardır.
Hele ki siz bir gençlik hareketinden ülkü ocaklarından bahsediyorsanız bu gençlerin yanlış yapmasını da çok büyük bir hata olarak göremezsiniz. Bizlere doğru yolu göstermek siz büyüklerimizin görevidir.Olmadığında da “ah vah” etmek bir ülkücüye hele ki bizden daha tecrübeli bir dava adamına hiç yakışmamaktadır.
En acısı da “bir dokun bin ah işit misali” demiş Arslan Hoca.
Bu ahlar kimin ahları hocam bunu gerçekten merak etmekteyim.
“Bu gençlerden olmaz deyip kenara çekilenlerin mi yoksa herhangi bir çözüm üretmeden sadece eleştirmekle yetinenlerin mi?”
Belki de bu davanın zorluğunu çekmek yerine dışarıdan bakıp sadece olmuyor diyenlerin âhıdır bilemezsiniz tabi ki…
Ben isterdim ki Arslan Tekin Ağabey bu yazıyı kaleme almadan önce nasıl ocakları eleştiren gençleri dinliyorsa DTCF ve Erzurum Atatürk Üniversitesindeki Ülkü Ocakları mensuplarını ve daha adı duyulmayan binlerce atsız kahramanı dinleme zahmeti içerisine girseydi…
Sürç-i Lisan ettiysek affola.
Saygılarımla…
“http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=24982
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=24992”
15
açık
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Galatasaray | 36 | 99 |
2. Fenerbahçe | 36 | 93 |
3. Trabzonspor | 36 | 61 |
4. Başakşehir | 36 | 58 |
5. Beşiktaş | 36 | 55 |
6. Kasımpasa | 36 | 52 |
7. Alanyaspor | 36 | 50 |
8. Rizespor | 36 | 49 |
9. Sivasspor | 36 | 48 |
10. Antalyaspor | 36 | 45 |
11. A.Demirspor | 36 | 44 |
12. Samsunspor | 36 | 42 |
13. Kayserispor | 36 | 41 |
14. Konyaspor | 36 | 40 |
15. Ankaragücü | 36 | 39 |
16. Gaziantep FK | 36 | 38 |
17. Hatayspor | 36 | 37 |
18. Karagümrük | 36 | 37 |
19. Pendikspor | 36 | 36 |
20. İstanbulspor | 36 | 16 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Eyüpspor | 34 | 75 |
2. Göztepe | 34 | 70 |
3. Sakaryaspor | 34 | 60 |
4. Bodrumspor | 34 | 57 |
5. Ahlatçı Çorum FK | 34 | 56 |
6. Kocaelispor | 34 | 55 |
7. Boluspor | 34 | 53 |
8. Gençlerbirliği | 34 | 51 |
9. Bandırmaspor | 34 | 50 |
10. Erzurumspor | 34 | 44 |
11. Ümraniye | 34 | 43 |
12. Manisa FK | 34 | 40 |
13. Keçiörengücü | 34 | 40 |
14. Adanaspor | 34 | 39 |
15. Şanlıurfaspor | 34 | 38 |
16. Tuzlaspor | 34 | 38 |
17. Altay | 34 | 10 |
18. Giresunspor | 34 | 7 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. M.City | 37 | 88 |
2. Arsenal | 37 | 86 |
3. Liverpool | 37 | 79 |
4. Aston Villa | 37 | 68 |
5. Tottenham | 37 | 63 |
6. Newcastle | 36 | 57 |
7. Chelsea | 36 | 57 |
8. M. United | 36 | 54 |
9. West Ham United | 37 | 52 |
10. Brighton | 36 | 48 |
11. Bournemouth | 37 | 48 |
12. Crystal Palace | 37 | 46 |
13. Wolves | 37 | 46 |
14. Fulham | 37 | 44 |
15. Everton | 37 | 40 |
16. Brentford | 37 | 39 |
17. Nottingham Forest | 37 | 29 |
18. Luton Town | 37 | 26 |
19. Burnley | 37 | 24 |
20. Sheffield United | 37 | 16 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Real Madrid | 36 | 93 |
2. Girona | 36 | 76 |
3. Barcelona | 35 | 76 |
4. Atletico Madrid | 35 | 70 |
5. Athletic Bilbao | 35 | 62 |
6. Real Betis | 35 | 55 |
7. Real Sociedad | 35 | 54 |
8. Villarreal | 36 | 49 |
9. Valencia | 35 | 48 |
10. Getafe | 35 | 43 |
11. Deportivo Alaves | 36 | 42 |
12. Sevilla | 35 | 41 |
13. Osasuna | 36 | 41 |
14. Las Palmas | 35 | 37 |
15. Mallorca | 36 | 36 |
16. Rayo Vallecano | 35 | 35 |
17. Celta Vigo | 35 | 34 |
18. Cadiz | 35 | 29 |
19. Granada | 35 | 21 |
20. Almeria | 35 | 17 |