30.07.2013, 02:52

Mazbut, dindar, ev erkeği Öcalan konuşuyor... Sustuk!

 İmralı'daki bebek katili, basınla karşı karşıya gelip konuşmak, herkese ulaşmak istiyormuş… Evlat acısıyla feryat eden ailelerin, 'askerlik yan gelip yatma yeri değildir' diye paylandığı bir ülkede, bu iş de normal gibi gözüküyor!..


Zaten aylardır PKK konuşuyor da, TSK dinlemiyor mu?..


Sokaklar konuşuyor da jandarma, polis dinlemiyor mu?..


Hainler zafer çığlıklarıyla kol geziyor da, başbakan dinlemiyor mu?..


Türk milletiyle alay edercesine hain başı ülkemiz adına kararlar alıp konuşuyor da, şehit ve gazi aileleriyle beraber bizlerde dinlemiyor muyuz?..


Beyler bundan sonrasını milletin midesi kaldırmaz, haberiniz olsun.


Önceden sadece radyosu vardı, TV istiyorum dedi, en alasından verdik.


Canım sıkılıyor dedi, sohbet etmeye adam-kadın(!) gönderdik.


Kapısı sonuna kadar açık, gelenin gidenin haddi hesabı yok…


Gün geldi arkadaş beğendiremedik, gün geldi başının ağrısı için ayağına hekimler gönderdik.


Avrupa'da F tipi cezaevleri yedi metrekareyken, İmralı’da on bir metrekare (üstelik bir de kırk metrekarelik bahçe hizmetinde). Bir naz, bir niyaz!..


Neymiş efendim, şimdi de basınla özgürce sohbet etmek istiyormuş. Buna da şükür, ne yani özgür bırakın demiyor ya… 
Şimdiye kadar her isteğine 'başımız, gözümüz üstüne' diyen başbakan için, sohbet de ne ki? Apo, 'TSK ateş kessin' dedi de, başbakan TSK’nin nefesini kesmedi mi?..


Öcalan’ın, (16 Şubat 1999’da) Kenya’nın başşehri Nairobi’de teslim alınarak, eli, ağzı bağlı bir halde Türkiye’ye yalvardığı o günleri bir düşünün. Nerden nereye; bir de şimdi hükümet tarafından iktidar ortağı olarak, en kritik kararların adamı haline getirilmesini kendi gözünüzle görün!.. Emin olun ki o gün eli ayağı bağlı, aciz bir şekilde af dileyen haliyle bile, Öcalan’ın kafasında Kürdistan vardı. (Onunla beraber, onu Türkiye’ye teslim eden emperyal otoritenin de tabiki.)


O Emperyal otoritenin (AB ve ABD) Türk'süz olarak Güneydoğu bölgesiyle ilgili her zaman bir Kürt politikası olmuş; bu politikada şimdiye kadar, AKP iktidarının desteğiyle planlar tıkır tıkır işletilmiştir. Zaman içinde, Öcalan’ın mahkûm kimliği, bölge lideri olarak öne çıkarıldı. Yine Marksist-Leninist temellere dayalı bir Kürdistan devletini silahlı mücadele yoluyla kurmayı hedefleyen biriyken, yeni çizilen imajıyla katil Öcalan birden, “Müslüman Kürt Öcalan” oluverdi.


 Türk Milleti'ne dindar diye pazarlanıp barış elçisi ilan edilen Öcalan’ın görüntüsüne son ekleme: “Öcalan evlenmek istiyor” haberleri ile geldi.. Apo’nun mazbut aile erkeği resmi henüz tamamlanmasa da, bu masum(!) istekler karşısında iktidar da hemen görevini yerine getirip, 'hükümlülerin eşleriyle cezaevinde özel görüşmelerini sağlayacak' yasa değişikliğini yaparak, Öcalan’ın dileğini gerçekleştirecek adımı atıyor...


('Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı' hakkındaki kanun değişikliği TBMM’de kabul edildi. Uygulamayla evli olan hükümlülerin üç ayda bir eşleriyle görüşebilmesinin önü açıldı. Bu görüşme; duruma göre üç saatten yirmi dört saate kadar olabilecek. Tasarıyla ayrıca açık ceza infaz kurumlarında yılda üç kez kullandırılan ev izni, yılda dört keze çıkarıldı.)


İktidarımız, Öcalan’a İmralı’da kır düğünü yapadursun, Türkiye’nin dağları, ovaları Mehmetler'imizin ruhuyla birlikte kan ağlıyor.


Hala olaya barış süreci, demokratik haklar diye bakanlar; Öcalan’ın, yargılanması sırasında açıkladığı örgütle iş birliği halinde olan ülkelerin isimlerinden ve desteklerinden, PKK’nın, emperyalist ülkelerin Türkiye’ye karşı bir projesi olduğunun farkına varamamış olmanız imkânsız.


'Kanı durdurduk, analar daha ağlamıyor' gibi süslü, hoş ve boş sözlerle zihinleri bulandıran başbakana: 'Bunlar bir yana da, ya bölgede kurulan paralel devlet ne olacak, bu zamana kadar verdiğimiz canlar ne olacak?' diye sormayacak mısınız? Görmüyor musunuz, istenen tek şey sürecin her aşamasında Türk Milleti’nin susturulması, topraklarımız üzerine kurulacak Kürdistan’ın kabullendirilmesidir.


Ey bu sürece destek veren zevat; sizin milletinizin değil, vatan hainlerinin ve Türk Milleti'ne düşman olanların hizmetinde olduğunuzu unutmayın... Ve de bilin ki bir gün, Türk tarihinin vicdanının, sizi İmralı'nın yağlı urganıyla asacağı günler pek yakındır!


Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 36 61
4. Başakşehir 36 58
5. Beşiktaş 36 55
6. Kasımpasa 36 52
7. Alanyaspor 36 50
8. Rizespor 36 49
9. Sivasspor 36 48
10. Antalyaspor 36 45
11. A.Demirspor 36 44
12. Samsunspor 36 42
13. Kayserispor 36 41
14. Konyaspor 36 40
15. Ankaragücü 36 39
16. Gaziantep FK 36 38
17. Hatayspor 36 37
18. Karagümrük 36 37
19. Pendikspor 36 36
20. İstanbulspor 36 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 37 88
2. Arsenal 37 86
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 37 63
6. Chelsea 37 60
7. Newcastle 37 57
8. M. United 37 57
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 37 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 36 93
2. Barcelona 35 76
3. Girona 36 75
4. Atletico Madrid 36 71
5. Athletic Bilbao 36 63
6. Real Betis 35 55
7. Real Sociedad 35 54
8. Villarreal 36 51
9. Valencia 35 48
10. Getafe 36 44
11. Deportivo Alaves 36 42
12. Sevilla 36 41
13. Osasuna 36 41
14. Rayo Vallecano 36 38
15. Las Palmas 35 37
16. Mallorca 36 36
17. Celta Vigo 36 35
18. Cadiz 36 32
19. Granada 36 21
20. Almeria 35 17