Penturk Haber
2015-07-05 14:30:05

MHP'nin Hazırladığı Mutlu Son

05 Temmuz 2015, 14:30

 Çok bunaldığım zamanlarda, eski Türk filmlerini seyrederim. Özellikle filmlerin mutlu sahnelerini ve mutlu"son"larını tekrar tekrar izlerim. Yaşamın zorlukları ve çaresizlikleri içinde yakalayamadığımız ve gözden kaçırdığımız güzellikleri, bir film karesinde de olsa yakalamaya çalışırım. Türlü türlü olumsuzluklar arasında debelenen duygu dünyamı, kısa bir zaman dilimi için de olsa, mutlu etmeye çalışırım.

Bu türden bekleyişleri ve duygu biçimlendirme çabalarını çok insani bulduğumu ifade edeyim.İnsanoğlunun elinde olsa bütün sonları mutlu bir resimle bitirir diyeceğim, lakin burada da başka bir sorun ortaya çıkıyor. Herkesin hayattan ve karşıdan beklentisi, görmek istediği resim farklı. Dolayısıyla ortaya koyduğunuz sonlarla aynı duyguyu yaşatmanız, seyircilerden aynı tepkiyi almanız mümkün değil.

****
İzleyici konumunda olduğumuz TBMM'de de, bugünlerde aynı kaygı yaşanmakta. Partiler, taraflarına ve onların beklentilerine "mutlu son" yaşatabilecek miyiz derdinde, sıkıntısında...

Meclisin sahne arkası ne durumda bilen var mı?Bilmediğimiz gibi çok da merak etmiyoruz. Seyirci sadece kendisine sunulan sahneleri izliyor. Bu filmin bir arkası olduğu gerçeğini zaman zaman unutuyor. Tıpkı mükemmel sofraların bizim görmediğimiz kirli tabakları ve çöpleri olduğu gibi. Mesele onca kirlilik, karmakarışıklık içinden insanlara sunulan iç açıcı sofra; midesine ve yüreğine hitap edecek bir tad bırakmak, böylelikle taraftarını mutlu edebilmek amacıyla tanınmış vaziyette....

İnsanların beklentisi, seçim sonuçlarıyla ortaya çıkan matematikten, verdikleri oy neticesinde, kendilerini mutlu edecek bir son. İki kişi yan yana gelsin olayda mutlu sona ulaşılsın derdinde.

Merak etmeyin, biz bizi biliriz, siyasiler iyi biliyor ki, samanı bile ithal eden bir ülkede, artık iki gönül bir olunca samanlık seyran falan olmuyor. Kalbe giden yol mideden falan da geçmiyor. Aza kanaat falan tarihe karıştı.

"Azıcık aşım, kaygısız (ağrısız) başım" diyenler, emeklilik yaşını doldurmuş, bir ayağı çukurda olanlarımız. İnsanlar lüks lambasından lüks yaşama geçeli yıllar oldu. Özal döneminden Erdoğan dönemine renkli televizyonlardan, dört çeker jiplere ışık hızıyla geçen bir topluluk olarak, mutlu sonları ne için istediğimiz de çok açık aslında...

İşin özeti "İnsanlar hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır."

Kulak kesildiğimiz dünya belli; daha kolay, daha refah, daha zahmetsiz bir yaşam. Bu yaşam için de para ve iktidar gibi bazı güçlere sahip olmak.

Burada değerlerimizi, inanç ve ideallerimizi devreden çıkarırsak iş kolay. Çizgilerimizi dudak üstü bıyık tadında bırakırsak işimiz daha da kolay...

Lakin uzun mücadeleler sonucu edinilen kimliğine sahip çıkanların ve idealleri için ömrünü harcayanların böyle bir kolaylıktan uzak duracağı kesin.

Çünkü bizler biliyoruz ki, filimler biter insanlar gider, millet ve devlet kalır. Kalması için de ''biz, kaderimizin hizmetkârıyız'' diyenler, dualarında ''vatan ve milletin bekasını" dileyenlerle yürümeye devam eder.

Merak etmeyin siyasetin günü kurtarma yeri olmadığının idrakinde olanlar, Türk'ün mutlu sonu nasıl olurun hesabını iyi yapmaktadırlar. 

Bugün değerleri anlaşılsa da anlaşılmasa da, Türk'ün duruşundan ve değerlerinden ödün vermeden bir mutlu son isteyenler, tarihe adlarını altın harflerle yazdıracaklardır. Çünkü onlar millet aklının temsilcisi, birlikte onurlu bir yaşam idealinin zihinlerdeki taşıyıcılarıdır. Bu görev onlara tarihin biçtiği bir roldür. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu aklı olan Türk Milliyetçiliği bu olağan senaryoyu kendi kaderleri ile birlikte ilmek ilmek kaderimize işlemiştir.

Dolayısıyla Türk Milliyetçiliğinin sarsılmaz kalesi MHP'nin ısrarlı ülke taraftarlığı, her seferinde dillendirdiği ülkem önceliği ve bu önceliği ifade eden kırmızı çizgileri, ben ve benim gibi ülkücüleri fazlasıyla mutlu etmektedir.

Bundan sonra Ülkücülerin yapması gereken, anlamlı ve değerli olan mutlu sonun, aslında, ülkemiz için bir başlangıç olduğu gerçeğini iyi anlatmalarıdır.

Şükür ki, bu topraklarda vatan için ölmek hala en kutsal görevdir.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.