03.09.2022, 12:11

Temel düşünce yetersizliğimiz !

Temel düşünce yetersizliğimiz son günlerde daha da netleşmiş görünüyor.

Belli bir konuda ne o konuyu savunanlar ne de o konuya eleştiri getirenler tam olarak savundukları ya da eleştirdikleri konuyu anlamış durmuyorlar.

Problemin çözümü için geçerli olan problemin net olarak tanımlanması ilkesi böylece yerine getirilmemiş oluyor ve problemleri çözmek için gerekli adımları atmaya başlayamıyoruz.

Mesela ülkede ekonomik kriz var mı, dolar bizden kaynaklanan sebeplerle mi yükseliyor ya da dış politikamız ne kadar doğru gibi soruların yanıtlarını bulmayı bırakın Gülşen’nin aldığı cezaya sevinelim mi üzülelim mi, Atatürk nasıl biridir, Hülya Avşar sanatçı mıdır gibi basit soruların bile hala yanıtında uzlaşamamış bir toplum var ortada.

En basit politik, kültürel, tarihsel ya da ekonomik konularda bile ortak bir sağduyu içeren anlayış ve kavrayıştan çok uzağız.  

Peki bu karmaşa neden ?

Aslında yanıtı uzun zamandır biliyoruz. Egemen bir kültür, kendi suretinde bir muhalefeti her zaman yaratmayı başarır.

Mesela, kadına güzelliğinin, erkeğe cinsel gücünün yeterli olmadığını o nedenle göğüs büyütmesinin ya da havalı bir spor araba satın almasının bu sorunları çözeceğine inandıran bir sistemde yaşıyoruz.

Böyle bir liberal realizm, tarih boyunca yaşanmamış bir durum ve ilk kez bu kadar çaresiziz.

Düşüncelerimiz gerçeklikten çok uzak. Neredeyse belli bir konudaki tüm çıkarımlarımız hatalı. Bundan sonraki hayatımız en temel konularda bile bırakın çözümü, problemin ne olduğunu tam olarak tanımlayamadan mı geçecek?

Türkiye'de hemen herkes birazdan aşağıda belirteceğim hikayeyi bilir. Birçok "akıllı" olduğu düşünülen yazar bu hikayeyi kullanarak çıkarımlar yapmışlar ve okuyucularını yönlendirmişlerdir. Okuyucularına demişlerdir ki, işte doğru çıkarım bu, siz de böyle düşünür ve yaparsanız dünya daha güzel bir yer olur. Acı olan şey şu ki, kavrayışları eksiktir ve bundan dolayı da okuyucularını yanlış yönlendirmişlerdir. Yani egemen kültüre uygun bir muhalif düşünce yaratmışlardır. Öncelikle hikayeyi bir kere daha hatırlayalım ve ulaşılan sonuçları yeniden özetleyelim.

"Dünyanın en önemli kemancılarından Joshua Bell, 3 milyon dolarlık Stradivarius kemanıyla, bir metro girişinde 43 dakikalık bir konser verir. Önünden tam 1.097 kişi geçer ve 32 dolar para bırakırlar. Konserleri 1.000 dolarlık bilet fiyatıyla satılan Joshua Bell'i bırakın tanıyanı, kulak verip dinleyeni bile çıkmaz"

Medya eleştirmenleri hemen yaygarayı koparır..

Bakıyoruz ama görmüyoruz...

Algıda seçiciyiz...

Hayatı kaçırıyoruz, biz insan değiliz...

Konsere bin dolar versen dinlerdin ama...

Bir sürü boş laf.

Egemen kültürün yarattığı kendine uygun muhalefetten başka bir şey değil.

Peki öyleyse hata nerede?

Egemen kültürün bu hikayede hiçbir zaman ön plana çıkarmadığı başka bir boyut daha vardır.

Deneyin videosunu seyredenler 43 dakikalık konserin son dokuz dakikasında kısa boylu kel bir adamın belli bir mesafeden tüm dikkatiyle konseri dinlediğini fark ederler.

Joshua Bell'in sepetine 5 dolar bırakan bu adam ne onu tanımıştır ne de bir sanat eleştirmenidir. Kültür tarihinin belki de en çarpıcı kişiliklerinden biri olması gereken (ama hiçbir zaman olamayan) bu kişi postane memurluğu yapan John Picarello'dur.

Deneyi tasarlayanlar daha sonra Picarello'yu ararlar ve sorarlar: "O gün işe giderken olağanüstü bir şey oldu mu?"

Picarello hiç düşünmeden yanıt verir: "Metroda bir müzisyen vardı. Daha önce böyle biriyle hiç karşılaşmamıştım. Tekniği mükemmeldi ve harikulade çalıyordu. İnanılmaz bir müzisyendi."

Picarello modern dünyanın kahramanı olması gereken kişidir.

Sıradan bir vatandaştır,

İyi bir sanat eğitimi almıştır,

Basit bir işte çalışmaktadır,

Neyin değerli olduğunu ilk anda fark etmektedir ve önceliklerini buna göre belirlemektedir.

Oysa ne popüler kültür, ne Amerikan medyası, ne de bizim yazarlarımız bu kahramanı hiçbir zaman öne çıkarmamışlardır ve maalesef çıkarmayacaklarda ..

Mücadele devam edeceğiz. 

Öne çıkmak,önemli olmak için değil, 

Değer üretmek için 

Kalın sağlıcakla.. 

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Fenerbahçe 14 37
2. Galatasaray 14 37
3. Beşiktaş 14 26
4. Kayserispor 14 26
5. A.Demirspor 14 23
6. Trabzonspor 14 23
7. Kasımpasa 14 21
8. Rizespor 14 21
9. Antalyaspor 14 20
10. Hatayspor 14 18
11. Karagümrük 14 17
12. Ankaragücü 14 17
13. Sivasspor 14 15
14. Gaziantep FK 14 15
15. Konyaspor 14 14
16. Pendikspor 14 13
17. Başakşehir 14 12
18. Samsunspor 14 11
19. Alanyaspor 14 11
20. İstanbulspor 14 8
Takımlar O P
1. Eyüpspor 14 36
2. Kocaelispor 14 29
3. Bandırmaspor 14 26
4. Göztepe 14 26
5. Bodrumspor 14 24
6. Gençlerbirliği 14 24
7. Sakaryaspor 14 23
8. Ahlatçı Çorum FK 14 20
9. Keçiörengücü 14 19
10. Erzurumspor 14 18
11. Manisa FK 14 17
12. Boluspor 14 16
13. Ümraniye 14 15
14. Adanaspor 14 15
15. Şanlıurfaspor 14 14
16. Pendikspor 0 0
17. Tuzlaspor 14 12
18. Giresunspor 14 9
19. Altay 14 5
Takımlar O P
1. Arsenal 15 34
2. Liverpool 14 31
3. M.City 14 30
4. Aston Villa 14 29
5. Tottenham 14 27
6. Newcastle 14 26
7. M. United 14 24
8. Brighton 14 22
9. West Ham United 14 21
10. Chelsea 14 19
11. Brentford 14 19
12. Wolves 15 18
13. Crystal Palace 14 16
14. Fulham 14 15
15. Nottingham Forest 14 13
16. Bournemouth 14 13
17. Luton Town 15 10
18. Everton 14 7
19. Burnley 15 7
20. Sheffield United 14 5
Takımlar O P
1. Real Madrid 15 38
2. Girona 15 38
3. Barcelona 15 34
4. Atletico Madrid 14 31
5. Athletic Bilbao 15 28
6. Real Sociedad 15 26
7. Real Betis 15 25
8. Las Palmas 15 21
9. Valencia 15 19
10. Getafe 15 19
11. Rayo Vallecano 15 19
12. Villarreal 15 16
13. Deportivo Alaves 15 16
14. Osasuna 15 15
15. Sevilla 14 13
16. Cadiz 15 12
17. Mallorca 15 11
18. Celta Vigo 15 9
19. Granada 15 7
20. Almeria 15 4