12.11.2013, 02:47

Parti, Devlet ve Başbakan!

 KP, hiçbir iktidarla mukayese kabul etmez bir biçimde zenginlik, imkân, statü, kariyer, çıkar, ihale, unvan ve ödül dağıtan bir mekanizma haline gelmiş durumdadır. „

AKP, hiçbir iktidarla mukayese kabul etmez bir biçimde zenginlik, imkân, statü, kariyer, çıkar, ihale, unvan ve ödül dağıtan bir mekanizma haline gelmiş durumdadır. 

AKP’nin onbir yıllık iktidarı boyunca
 -yanlışlıkla ya da olanı biteni kamufle etmek için verilenler hariç-partili olmayan herhangi bir şahıs ya da kurumun ihale, statü, kariyer unvan ve ödül sahip olmaları söz konusu olmamıştır!

AKP döneminde devlet gücü ile parti gücü yer değiştirmiştir. Parti gücü de partililerde ekonomik anlamda servet, şöhret ve mülkiyete; sosyolojik manada yeni bir sosyeteye dönüşmüştür.

AKP, muhaliflerini fişleyen muvafıkları yararına işleyen bir düzeni kurumsallaştırmıştır. 
 
Fişlenen muhalif iş adamları, suçlanan televizyoncular, dışlanan sanatçılar bir anda tepeden tabana indirilirken, partili olmaktan başka özelliği olmayan yeni yetmeler de ekonomide ve siyasette tavana çıkarılmıştır.

Bugün AKP; televizyonları, gazeteleri, stratejik araştırma merkezleri, kamuoyu araştırma şirketleri, STK’ları, zenginleri, bürokratları, üniversiteleri olan devasa bir 
yapıdır.


AKP siyasi anlamda konumunu, demokrasi ve devlet kavramlarının hem ötesine hem de üstüne taşımıştır.Bu bağlamda asker, yargı, cami, okul, anayasa, emniyet, valilik AKP’nin ihtiyaçları doğrultusunda yeniden biçimlendirilmiştir. 

Birçok ilde AKP’nin il başkanının da ötesinde davranan kamu görevlileri vardır.
 Bazı illerde valiler, emniyet müdürleri AKP il başkanlarından daha fanatik bir partili gibi hareket eder hale gelmişlerdir.

Yeni yetme zenginleri, üst ahlaksız sosyetesi, inanç formatına sokulmuş ritüelleriyle AKP, yolsuzluğun zirvesine parlak bir yıldız gibi doğmuş bulunmaktadır. 

İhaleleri, kamu ihalesi mevzuatı dışında tutulan, örtülü ödenekler konusunda rekor üstüne rekor kıran, gizlilik formatı altında eski ve yeni partililere ihale üstüne ihale kapattıran, alan, satan ve savuran bir düzenle Türkiye karşı karşıyadır.

Muhalefeti sözüm ona yargıyla terbiye eden, yargıyı ise referandumla siyasileştiren, “Türk Milleti” kavramını “millet” ile takas eden AKP, son aşama olarak yaşam alanlarını dizayn etmenin yollarını aramaktadır.

Her yerde konuşan, her şeyi konuşan ve her şeye karışan bir başbakan Türkiye’yi yönetiyor. 

İktidarın kudret elitlerinin lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır. Kendileri, “kuvvetlerin ayrılığını” icraatlarının önündeki en büyük engel olarak görmektedir. 

O, yapılan bir heykelin “ucube” olup olmadığına karar verebilmektedir. 
Gazetecilere “Batsın sizin gazeteciliğiniz” diyebilmektedir. 

Gazete sahiplerine çalıştırdığı muhalif gazetecilere “Bizim dükkânda size iş yok” demeleri gerektiğini alenen söylemektedir.

Biz de yargıya gerekenleri söyledik” diyerek, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını hiçe saydığını ortaya koyabilmektedir.

Tayyip Erdoğan, “Ucube” diyerek sanatı aşağılamakta, “İki Ayyaş” diyerek yasaları eleştirmekte, kadınlara “Kürtaj” ya da “Sezaryen” olmaları konusunda ahkâm keserek özel yaşama müdahale yollarını açmakta, “Türk Milleti demeyin... milletim deyin”, diyerek Türk Milleti’ni inkar edebilmektedir. 

Başbakan Erdoğan, yaşam alanına yönelik müdahaleler konusunda yapılan eleştirileri “ıksırıncaya, tıksırıncaya kadar içiyorlar! Buna kimse karışmıyor”, derken seçtiği kelimeler bile, bir kesime karşı olan tavrını alenen ortaya koymuş olmaktadır.

Başbakan Erdoğan, parti ile devleti; yasa ile yasağı birbirine karıştırmış durumdadır. AKP iktidarı, Erdoğan liderliğinde dini, ahlaki ve toplumsal değerleri maske olarak kullanarak temel insan hak ve özgürlükleri çiğnemektedir. Bunun örnekleri yukarıda da 
vardır. 

İktidar, gelinen aşamada marjinal ya da sapkın bir takım davranışları gerekçe göstererek, yurttaşların özel yaşamlarının her alanını denetim altına almanın hesaplarını yapmaktadır. Hâlbuki toplumsal ahlaka, milli güvenliğe ve genel sağlığa aykırı davranışların müeyyideleri ilgili yasalarda vardır.

Buna rağmen kız-erkek tartışması açmak ve toplumu bu tür tartışmaların içine çekmek iktidarın totaliter yanının kanıtıdır.
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 36 61
4. Başakşehir 36 58
5. Beşiktaş 36 55
6. Kasımpasa 36 52
7. Alanyaspor 36 50
8. Rizespor 36 49
9. Sivasspor 36 48
10. Antalyaspor 36 45
11. A.Demirspor 36 44
12. Samsunspor 36 42
13. Kayserispor 36 41
14. Konyaspor 36 40
15. Ankaragücü 36 39
16. Gaziantep FK 36 38
17. Hatayspor 36 37
18. Karagümrük 36 37
19. Pendikspor 36 36
20. İstanbulspor 36 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 37 88
2. Arsenal 37 86
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 37 63
6. Newcastle 36 57
7. Chelsea 36 57
8. M. United 36 54
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 36 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 36 93
2. Barcelona 35 76
3. Girona 36 75
4. Atletico Madrid 35 70
5. Athletic Bilbao 35 62
6. Real Betis 35 55
7. Real Sociedad 35 54
8. Villarreal 36 51
9. Valencia 35 48
10. Getafe 35 43
11. Deportivo Alaves 36 42
12. Sevilla 35 41
13. Osasuna 36 41
14. Las Palmas 35 37
15. Mallorca 36 36
16. Rayo Vallecano 35 35
17. Celta Vigo 35 34
18. Cadiz 35 29
19. Granada 35 21
20. Almeria 35 17