Başörtüsü düşmanının elinde patlayan oyunu

 CHP’nin yazarları, yorumcuları başörtüsü konusunda gündem yaratan Kemal Kılıçdaroğlu’na hem kendilerinin başörtüsü düşmanlığı yüzünden hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan gol yemesinden dolayı büyük öfke kusuyorlar.

          Tele1'de "Gündeme Not" programını sunan CHP destekçisi gazeteci Enver Aysever, Kemal Kılıçdaroğlu'nun tiyatrosu içindeki bir menüsü olan başörtü çıkışını tiye alarak “Kılıçdaroğlu, türban sorununu çözecekmiş. Öyle bir rahatladım ki, öyle bir mutlu oldum ki! Kendisiyle röportaj yapıp 'hiç böylesini görmedim' demek istedim” cümlelerini kurdu. Ama mimikleri, sözleriyle öyle bir dalga geçti, öyle bir alaya aldı ki, Kılıçdaroğlu adına ben utandım. Çünkü Kılıçdaroğlu’nda zaten bugüne kadar utanma duygusu hiç görülmemiştir. 

          Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Türkiye’de bir türban sorunu olmadığını söyleyip, "Peki neden Kılıçdaroğlu böyle bir hamle yaptı? Bu çıkışıyla geçmişte devletin yaptığı bütün hataları kabul etti. Bu çok vahim bir hata çok vahim" tepkisini gösterdi.

          Gazeteci Nevşin Mengü ise Kemal Kılıçdaroğlu’na 'AK Parti 'Gelin yeni anayasa yapalım' derse ne olacak? Oldu olacak samimi görünelim diye şeriat getirilsin samimiyetten coşalım' tepkisini göstererek CHP’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Gelin Anayasal düzenleme yapalım” teklifi karşısında ezilmesini ilk bilen olmuştu.

          CHP mahallesi bir de  gazeteci Adem Metan’ın paylaştığı "CHP'ye özellikle de Sn. Kılıçdaroğlu'na yakın bir gazeteci arkadaşımla görüştüm. Kemal Bey'in başörtüsü konusundaki açıklamalarının ardında Sn. Davutoğlu'nun olduğunu, fikri Davutoğlu'nun aşıladığını söyledi" şeklindeki kulis bilgilerinden sonra daha çok öfkelendi. 

          Ne de olsa Kemal Kılıçdaroğlu “Ahmet Davutoğlu ile %99 aynı düşünüyoruz” noktasına gelmişti.

Abdullah Gül’ün “Kılıçdaroğlu'nu tebrik etmek gerekir” demesi ve 

          Bülent Arınç’ın “Kemal Bey’in tövbe kapısını kim kapatabilir” diyerek cila çalışmaları da aynı merkezin oyunları olduğunu gösterdi.

          Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir zamanlar “Davutoğlu ileri derecede geri zekâlı”, “Davutoğlu, Türkiye’nin en çapsız Dışişleri Bakanı’dır”, “Yetersiz”, “Herhalde onu (Davutoğlu) dinleyen pek çok ülke -affedersiniz- kıçıyla gülmüştür” şeklinde gördüğü Ahmet Davutoğlu’nun aklıyla yola çıkıp, başörtüsü konusunda büyük gol yemesi öfke patlamasını da büyütecek görünmektedir. CHP’liler bu kulis bilgisinin tesirini azaltmak için hemen vasat zekâlarıyla şu haberi yaptırdı: CHP’den edinilen bilgilere göre, Kılıçdaroğlu’nun açıklamadığı başörtüsü teklifi yaklaşık bir yıldır CHP Genel Merkezi’nin gündemindeydi. Öyle ki bu konudaki çalışmalar daha önce kapalı toplantılarda dile getirilse de kamuoyuna duyurulmadı. 

Tam ne zaman başlatmış ki?

          CHP’nin ikinci adamı gibi davranan Özgür Özel, çocuklara Kur’an’ı Kerim dersi verilmesini çağ dışı gördüğünü söylediği gün mü acaba?

          Kemal Kılıçdaroğlu önce Özgür Özel’i ve İslam diniyle dalga geçmeyi misyonu edinmiş Canan Kaftancıoğlu’nu CHP’deki görevlerinden alsın, onları ihraç etsin daha sonra dinî konularda Ahmet Davutoğlu gibilerle oyun kurmaya kalksın…

          Kemal Kılıçdaroğlu kendisinin de CHP’deki en büyük başörtüsü düşmanı olduğunu biliyor değil mi? 

         Kendisi de önce aşağıladığı başörtülü hanımlar, onlara başörtüsü yasağının sürmesi için verdiği mücadele adına çıkıp bir özür dilesin… Ama herkes biliyor ki, Kemal Kılıçdaroğlu’nun tövbesi tutmaz.

         Kemal Kılıçdaroğlu, düşmanı olduğu milliyetçi-muhafazakâr kesimleri kandırmak için tiyatrosunu bundan sonra da sürdürecektir.

          Ya onu aday yapmayarak ya da aday yaparak siyaset sahnesinden alacaklar. Vedasını zaten etmişti. Belki de seçimlerden sonra Cem Yılmaz filmlerinde ona bir figüranlık verecektir. Rolünü oynarken çok güldürüyor, yine güldürmeye devam eder…