08.03.2013, 03:50

Bu Benim Meselem: Derin Mesele! ‘Şiddet’

 Ve kadın, “Hatırım çiğnendi, kalbim kırıldı, Kördüğüm misali benim meselem!”

Şiddet konusu son zamanlarda sadece kadın kimliği ile öne çıkarılsa da, ‘şiddetin’ insanlığın her kesiminin yeni yaşam biçimi halini almaya başladığı aşikâr. Artık ülkeler şiddetle yönetilmekte, maalesef sevgi bile şiddet yöntemiyle ifade edilmekte.
 
Bazı sivil toplum kuruluşlarının başını çektiği şiddet protestolarında, tek hedef erkek olsa ve kadınların yaşadıkları sorunlar ve uğradıkları zulümler erkek üzerinden döndürülse de, bu konu aslında bütün bir toplumu ilgilendiren ve yine toplum tarafından el birliği ile çözülmesi gereken bir konudur. Sadece kadının özne olarak kullanıldığı resim ve söylemlerle, şiddete karşı ortak bir algı oluşturulamazken; belki de bu tür popüler eylemlerle, tepki oluşturmak yerine şiddet olaylarını daha da sıradanlaştırıyor olabiliriz.
 
‘Kadına şiddete’ dikkat çekmek adına geçtiğimiz günlerde yapılan sözde protestolardan birisi de; ‘Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın himayesinde, KÜLT Derneği’nin de desteğiyle: ‘O ben olabilirdim.’ diyen sekiz ünlü kadın tarafından resmedilerek yapıldı. Yine sıradan, yine etkisiz, yine yapmacık. Sonuç: Sadece birkaç artistin şovu!
 
(Hepsi bir tarafa da, sahi Hülya Avşar’ın ne işi vardı o kampanyada? Avşar’ın verilen gazla gerçekten kendini zeki sanarak, kadını aşağılayan söz ve tavırlarını, sosyete kermesinde izlemiş değil misiniz? Şimdi sormak lazım: 'Kaşınan kadın dayak yer!' diyebilen bir Hülya Avşar, zaten başlı başına kadınıma şiddet değil de nedir Allah aşkına?
 
Bu arada, ünlü kadın artistlerin yüzlerine, boyalarla yapılan şiddete uğramış kadın hallerini gören gerçek mağdurların da söyleyeceği iki kelamı vardı: “Fiziksel şiddetin kadında ki izleri çok iyi resmedilmiş de, ya şiddeti yaşayan kadınların iç kırıklıkları? Ya bizim içimizde ki kesikler? Ruhumuza inmiş, hiç geçmeyecek olan morlukları bırakan yumrukların izleri? Bu izleri de resmedebilir misiniz?”
 
Toplum içinde bu kadar önemli sorumlulukları olan kadınımızı, eğitimsiz bir şekilde, sosyal hayat içinde yaşam hakkı tanımadan, kendini geliştirme alanlarını da sınırlamak suretiyle çaresiz, üstelik bir de insanlık dışı davranışlarla karşı karşıya bırakmak, hangi mukaddes anlayışın ürünü olabilir ki? 
 
Buradan varacağımız nokta, ne erkeği ne de kadını suçlamak olmalıdır. Toplum olarak değerlerimizi ve bu değerlerin insanlara yansı(ma)ma biçimini tekrar tekrar sorgulamamız gerekmektedir. Yoksa tarihimizin ve inancımızın kadını nasıl onurlandırdığı bilerek, kimliğimiz ve manevi değerlerimizden yardım almak dururken, sorunlarımıza çareyi Batı zihniyetinde ki “cezaları içeren tedbirler ve çözümlerde” aramanın, ‘havanda su dövmek’ olacağı kanaatindeyim. 
 
Hal böyle olunca da; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ortamı ne kadar yumuşak göstermeye çalışırsa çalışsın; ‘kadına şiddet’ hiç hız kesmemiş, hatta ve hatta AKP iktidarı döneminde yüzde 1400 oranında artış göstermiştir.
 
Şiddetin çok sebepleri vardır elbet. Ama en önemli sıkıntı; aile içinde başlayarak, eğitim kurumları ve sosyal alan içinde devam eden ve insanın ölünceye dek alması gereken eğitim süreçlerindedir. Bunca kamuoyu ve proje çalışmalarından ve de aldığımız eğitim programlarından sonra hala, insanların birbirine olan hoşgörüsüzlüğünü ve şiddetini engellemiyorsak, sorunun kaynağını birde aile ortamından başlayarak, erkeğin ve kadının aynı ilkeler ve manevi değerler doğrultusunda eğitilmediği gerçeğinde aramamız gerekmez mi?
 
“Kadınlar görev ve sorumluluklarını ancak erkekle aynı düşünce ve değer ölçüsü içinde eğitildikleri ve insanlığın doğal haklarını da erkeği ile eşit şartlarda paylaştıklarında layıkıyla yerine getireceklerdir.”İsterseniz onlarca kadın bakanlığı olsun, isterseniz şiddete idam cezası getirilsin; çözüm kadın ve erkeğin aynı erdem ve ahlaka sahip olacak şekilde eğitilmesine bağlıdır.
……………….
 
Müslüm Baba, meğer gönlümüzde ne çok yer etmişsin. Baksana, ciddi ciddi müzik otoritelerinin tabularını yıkmışsın. Neredeyse ardından konuşmayan kalmadı. En fazla sevgi sana… Allah rahmet eylesin Müslüm Baba. Gittiğin yer de mutlu ol. Bizse yine derin meselelerdeyiz…
 
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 58
4. Ahlatçı Çorum FK 33 56
5. Bodrumspor 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Boluspor 33 50
8. Bandırmaspor 33 48
9. Gençlerbirliği 33 48
10. Erzurumspor 33 45
11. Manisa FK 33 40
12. Keçiörengücü 33 40
13. Ümraniye 33 38
14. Adanaspor 33 36
15. Şanlıurfaspor 33 35
16. Tuzlaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 8
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 36 68
5. Tottenham 34 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 34 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Wolves 36 46
12. Brighton 35 45
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 34 43
11. Osasuna 34 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 34 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 34 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 34 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14