Penturk Haber
2016-12-11 22:29:14

Terör lanetlenerek biter mi ?

Sinan GÖRGÜN

sinan_gorgun@hotmail.com 11 Aralık 2016, 22:29

Terör,

Artık tek gündemimiz,

Sürekli lanetlendiği hal de bir türlü bitmiyor.

Demek ki çözüm lanetlemek değil ,

Peki ama ne ?

Osmanlıcılık değil !

Şuculuk , buculuk ise hiç değil ,

Ayakları yere basan doğrudan mücadeleyi ve caydırıcılığı öngören terörle mücadele konsepti !

Terörle mücadele, sadece terör unsurlularını ortadan kaldırmak değil, aynı zamanda

Terörü beseleyen tüm etkenleri de ortadan kaldırmayı gerektirir.

Başta İstanbul,İzmir , Ankara,Bursa ,Adana olmak üzere

Tüm büyük kentlerde irili ufaklı ne kadar gayrimeşru işlerle uğraşan unsur varsa bunlara dokunmakla başlanmalı,

Bir taraftan da uluslar arası güç odaklarına gerekli mesaj iletilmelidir.

 

“Yurtta Sulh Cihanda Sulh”

Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu ifadesi ile aslında

Dünya’yı komple tehdit etmek üzere kullanmıştır.

 Yani “ benim ülkemde huzur,barış olursa sizlerin ülkelerinde huzur barış olur” demek istemiştir.

 

Bu tehditte yakın bir açılımı ise

MHP’nin kurucu lideri Merhum Alparslan Türkeş yapmıştır.

 

“Anadolu da bir ağaç dalından düşecek yaprak ile bütün dünya sarsılır” ifadesi

Bu kadim toprakların kıymetine, Türk Milleti için önemine atıf da bulunmuştur.

 

Yani ,

Çin de olan depremden sadece Çin etkilenir,

ABD de oluşan tusunamilerden sadece ABD etkilenir,

Rusya da oluşan patlamadan sadece Rusya ,

İngiltere, Almanya ve bütün Avrupa da oluşacak doğal afetten sadece Avrupa etkilenir,

 

Lakin Anadolu da bir ağaçtan düşecek bir yaprağın oluşturacağı sarsıntıdan bütün dünya payına düşeni alır.

 

İşte bu nitelikte bir dış politik yaklaşım

İçeride güven ve huzurun motorize gücünü oluşturur.

 

Hepsinden önemlisi kararlılıktır.

Terörle mücadele de kararlılık,

Mücadelenin yüzde ellisi demektir.

 

İstihbarat, askeri ve iktisadi önlemlerden hiç bahsetmiyorum

Bunlar zaten olmazsa olmazlardır.

 

Terörle mücadele tüm vatandaşlarımızın ortak bilinci ile birlikte

Devletin uyguladığı politikalar ile eşzamanlı yürütülürse sonuç alınır.

 

Bir kişinin savunduğu fikir, mensubu olduğu toplumun kabul ettiği görüşlere uygun değilse, bu kişi toplumdan dışlanma korkusu nedeniyle konuşurken kendini kısıtlar veya fikrini söylemekten vazgeçer.

 

Aynı kişi fikrinin toplum nezdinde yaygınlaşmaya başladığını sezerse, bu kez fikrini yüksek sesle söylemeye başlar.

İşte son günlerde yaşananlar tam olarak budur.

 

Daha önceden yüksek sesle konuşup kutsal düşüncelerini savunan milyonlar şimdi bizi de kandırdılar demektedir.

Büyük Türk Milletinin Başısağolsun 
Şehitlerimize Allah'tan rahmet , kıymetli ailelerine sabır, 
Yarılarımıza şifa dilerim . 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.