Anketlere göre inenler-çıkanlar

Anketleri düzenli olarak takip etmeye çalışıyorum. Özellikle büyük kriz anlarında önemli inişler ve çıkışlar yaşanıyor. Daha önce Metropoll’ün anketini yayınlamıştım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şubat ayında yüzde 41.1 olan desteğin mart ayında 55.8’e yükseldiğini gösteriyordu.

Metropoll sadece koronavirüsle yetinmemiş, Erdoğan’a 15 Temmuz’da, Suriye operasyonlarında olan destekle seçim dönemlerini içine alan bir tablo çıkarmıştı. Kriz dönemlerinde Cumhurbaşkanı’na olan destekte ciddi bir artış söz konusuydu. Bunda Erdoğan’ın kriz yönetimindeki başarısı etkiliydi. Ancak toplum kriz anlarında başında güçlü bir lider istiyor. Erdoğan o ihtiyaca cevap verdiği için kriz dönemlerinde HDP, CHP, İYİ Parti ve Saadet seçmeninin de desteğini alıyor. Ama seçim dönemlerinde tarafgirlik ve kutuplaşma girince bu oranda düşme oluyor.

Önümde Konsensus ile Optimar’ın nisan ayı araştırmaları duruyor. Konsensus’un araştırmasında “Erdoğan’a oy verebilirim” diyenlerin oranı bir ay önceye göre 4 puan artmış, şubat ayında yüzde 45.9 olan oran yüzde 49.9’a yükselmiş. Hilmi Daşdemir’in sahibi olduğu Optimar’ın anketinde ise ciddi bir sıçrama tespit edilmiş. Şubat ayında yüzde 29.9 olan destek şimdi yüzde 45.7 gözüküyor.

İMAMOĞLU İNİŞTE

Kriz sürecinin yönetimindeki başarısından dolayı ilk kez potaya girenler olduğu gibi, çok sert düşüş yaşayanlar var. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş bu noktada göz dolduruyor. Bir ay önce gündemde olmadıkları için kıyaslayacak bir veri bulunmuyor. Ama aynı durum İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu açısından geçerli değil. Ekrem İmamoğlu yüzde 26.2’den yüzde 17.7’ye gerilemiş durumda. Bunun nedeni aslında başlı başına bir araştırma konusu. İmamoğlu şapkayı önüne koyup düşünmeli.

HALK ERKEN SEÇİM İSTEMİYOR

Murat Sarı’nın başkanı olduğu Konsensus Araştırma halkımıza erken seçim isteyip istemediğini de sormuş. “Erken seçim olmasın” diyenlerin oranı yüzde 66.6’yı bulurken, seçimi isteyenler yüzde 33.4’te kalıyor.

HALK YENİ PARTİ İSTEMİYOR

Halk seçim değil, geçim derdinde. Ancak aynı zamanda yeni partileri de istemiyor. “Yeni partiye ihtiyaç var mı” sorusuna halkın yüzde 72’si “Hayır” yanıtını vermiş. Bunda hayal kırıklığına neden olan Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu partilerinin de etkisi var mı, bilemiyorum.

BARO YASASINDA GECE YARISI SÜRPRİZİ

AK Parti’nin hukukçu kurmaylarının çarşamba günü yaptığı toplantıda baroların seçimiyle ilgili yasa değişikliğinin genel esasları belirlenmişti. Yeni düzenlemede Alternatif baroya izin verilmemesi kararı alınmıştı. Aslında bu karar öyle kolay alınmadı. Geniş kapsamlı bir şekilde müzakere edildi. Çünkü üyelerin bir kısmı alternatif baro fikrine yakın duruyordu. Ancak PKK’lıların, FETÖ’cülerin ve LGBT gibi marjinal grupların alternatif baro kurma ihtimali üzerine bundan vazgeçildi. Tek baro sisteminin devam etmesi kararı alındı. Kanun teklifinin buna göre hazırlanması kararlaştırıldı. Ancak ne olduysa oldu, dün gece hukukçu milletvekilleri alternatif baro kurulmasına izin veren seçeneğin yeniden değerlendirilmesi için pazartesi günü toplantıya çağrıldı. Peki 24 saat içinde ne değişti? Talimatın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldiği söyleniyor. Alternatif baro önerisi yeniden hangi gerekçeyle getirilecek? Müzakereler sonucunda karar değişecek mi yoksa ilk başta alınan tek baro kararı geçerli mi olacak? Tüm bunlar pazartesi günü yapılacak olan toplantıda netleşecek. 

GÖNÜLLÜLÜK ESASI DÜŞÜNÜLMÜYOR

Baroya üyelikte gönüllülük esasının getirilmesi de alternatifler arasında yer alıyordu. Gönüllülük esasının kargaşaya neden olacağı ve baroları değil, Adalet Bakanlığı’nı güçlendireceği düşünülerek vazgeçildi.

SEÇİM SİSTEMİ DEĞİŞİYOR

Çarşaf listeyle seçimlere gidilen barolarda, grupların çıkardığı anahtar listeler etkili oluyordu. Nispi temsil sistemine geçilmesiyle birlikte gruplar, aldıkları oy oranına göre yönetimde temsil edilebilecekler.

ANADOLU BAROLARININ GÜCÜ ARTIYOR

Türkiye Barolar Birliği’nin seçimindeki temsil oranları değişiyor. Baroların 2 artı 1 olan temsil oranları, 3 artı 1’e yükseltiliyor. Her 300 üyeye bir delege verilirken, bu sayı bin üyeye bir delege sistemine dönüştürülüyor. Böylece Anadolu barolarının gücü arttırılırken seçimlerde İstanbul, Ankara ve İzmir barolarının ağırlığı dengeleniyor.

MİMAR VE MÜHENDİS ODALARINA YENİ SİSTEM

Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği’nin seçim sistemi yeni baştan ele alınıyor. Meslektaşlarının sorunlarından ziyade ideolojik açıklamalarıyla gündeme gelen mimar ve mühendis odalarında çeşitliliği arttıracak bir sistem öngörülüyor.

TMMOB’nin bünyesinde inşaat, makine, elektrik başta olmak üzere 24 mühendis odası yer alıyor. 2018 yılındaki genel kurulda 1600 delege oy kullanmıştı. Genel kurulda üye sayısı 5 bine kadar olan odalar üye sayısının yüzde 2’si oranında, 5 binden fazla olan üyeler ise 100 delegeyle temsil ediliyor.

Yeni düzenlemede odaların genel kuruldaki temsil oranları yükseltiliyor. Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği’ne 2 bin delege tahsis edilecek. 580 bin üyeye sahip olan TMMOB ise bunu odaların üye sayısına göre paylaştıracak.

İKİ YENİ DEĞİŞİKLİK DAHA VAR

1- Mühendislik odalarının bir yerde şube açabilmeleri için 50 bin üyeyi bulmaları gerekiyor. Bu sayıyı ancak inşaat, elektrik, makine gibi üye sayısı yüksek olan odalar bulurken, diğer mühendislik alanları az sayıda şube açabiliyordu. Şimdi bu sayı 50 binden 10 bine indiriliyor. Böylece 10 bin üyeyi bulan şube açabilecek.

2- Seçimlerde artık şube ve temsilciliklerde oy kullanma imkânı getiriliyor.

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ

Tekrar ifade edeyim: Sağlıkçılarımızın koronavirüsle mücadeledeki başarıları nedeniyle alkışlandığı bir dönemde Türk Tabipleri Birliği gündemde değil.