AKP-PKK arasında başlatılan "çözüm süreci" üniversitelerin PKK yuvası haline gelmesini genişlettiği gibi, üniversitelerde bundan önceki hükümetler zamanı görülmeyen manzaralara da şahit olmaktayız.
Son olarak Hacettepe Üniversitesi'nde yaşanan olaylar, üniversitelerin ne hale geldiğinin delilidir. Ankara'nın göbeğindeki Hacettepe Üniversitesi'nde Öcalan posteri ve PKK paçavraları dalgalandırılmaktadır. Terör örgütü mensubu öğrenciler sadece propagandayla yetinmeyip, vatansever Ülkücü öğrencilere saldırmaktadır.
Medya yıllardır sürdürdüğü tutumunu değiştirmeden yine PKK'lı öğrencilerin saldırılarını "Karşıt gruplar" şeklinde sunmakta ve bölücülüğe meşru alan açmaya çalışmaktadır. "PKK'lı öğrenciler" şeklinde sunmayarak onlara hayat öpücüğüne devam etmektedir.
Apo posteri ve PKK paçavrası asan her kişi terör örgütü mensubudur. Yeri yargı önü ve hapishanelerdir. Ama medyanın içindeki sızma alçaklar onları masum gösterme yarışına girmektedir.
Bilim yuvasında Apo posteri, PKK paçavraları dalgalanıyorsa ülke gerçekten bir kaosun içinde demektir.
AKP'nin gelişi ve varlığı sayesinde PKK'nın rahat etmediği alan kalmamıştır.
Terör örgütü PKK kurulduğu günden bu yana en rahat örgütlenme günlerini AKP sayesinde yaşamıştır. Üniversitelerde işte bu yüzden dağdan gelip, şehirdeki Ülkücülere saldırma eylemleri rahatlıkla gerçekleşmektedir.
Satırla saldırıya uğramış Ülkücü öğrenciler şuan hastanede yatmaktadır. Medya bu saldırıyı yine "karşıt görüşler" kılıfına sokarak, PKK koruyuculuğuna soyunmaktadır.
Üniversitelerde "Sağ-sol çatışması" değil, bölücü terör örgütü mensubu alçakların saldırıları vardır. Medyanın da bu alçakları koruma alçaklığını biran önce bırakması gerekmektedir.
MHP Lideri Devlet Bahçeli'de bu duruma tepki göstererek "Diyorlar ki, üniversitelerde karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması var. Bu iddiada bulunanlar halt etmiş, deyim yerindeyse çuvallamıştır. Özellikle ifade ediyorum ki, üniversitelerde siyasi ve ideolojik gerilim değil, PKK'nın hain eylemi vardır ve tüm yönleriyle de sabittir." demiştir.
Ankara'nın göbeğindeki Hacettepe Üniversitesi'nde PKK yuvalanmış ise, diğer illerin hali kim bilir nasıldır?
Fırat Çakıroğlu gibi yeni şehitler olmadan, Üniversiteler PKK'lı mikroplardan arındırılmalıdır. Üniversiteler bilim yuvası olma hüviyetine kavuşturulmalıdır.
Üniversiteler terör yuvası haline geldiyse bu ülkenin geleceği karanlık demektir. Geleceğinin aydınlık olması için Türkiye'deki tüm üniversitelerde köklü bir temizlik şarttır.
Medyanın bazı unsurları da Üniversitelerdeki kavgaları "Sağ-sol çatışması" olarak sunma şapsallığını bırakarak, PKK gerçeğini artık görmeli ve vatansever öğrencilerin hayatını tehlikeye atma vebalinden uzak durmalıdır.