Hafta sonu bir düğün vesilesiyle memleketim Kayseri'deydim. Konuk olarak gittiğimiz birçok yerde gündem, AKP'nin şimdi İmralı pazarlıklarını kamuoyuna duyurarak pervasız yürütmesi olmuştur. 'de ana gündem olan Apo ile pazarlıklara başlanma konusu Kayseri'de de ayrı bir önem taşımaktadır.Çünkü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 12 Eylül 2010 tarihinde gerçekleşen referandum Kayseri'de düzenlediği mitingte kıpkırmızı surat halini alıp, İmralı ile pazarlık yapılmasını ortaya çıkaran MHP'ye "Bizim dört kez bunlarla (terör örgütü) bir araya oturduğumuzu söyleme şerefsizliğini yapanlar bu alçakça iftirada bulunanlar, bunun hesabını her yerde vereceklerdir." şeklinde hakaretler ederek saldırmıştı.Başbakanın bu ölçüsüz sözleri sonrası Kayseri meydanı alkışlarla inliyordu.Başbakan öyle iddialı konuşuyor, öylesine bağırıp çağırıyordu ki,o ses tonuna Türk milliyetçileri dışında herkes inanmıştı. Gün geldi terör örgütü PKK ile Oslo'da yapılan pazarlıkların ses kayıtları ortalığa saçıldı. O ses kayıtlarında bırakın pazarlığı resmen Türk devletini PKK'laştırma girişimleri söz konusuydu. "Pazarlık yapılıyor" demek resmen masumlaştırma olur yani. Bu ses kayıtlarından sonra Başbakan Erdoğan inkarlarını bıraktı ve hiçbirşey olmamış gibi "İmralı ile görüştüklerini" ballandıra ballandıra anlatarak kabul etti. Başbakan Erdoğan'ın bu kabulünden sonra MHP Lideri Devlet Bahçeli "Biz İmralı canavarıyla yapılan görüşmeleri deşifre ettiğimizde, öfke nöbetlerine kapılan Başbakan bizi şerefsizlikle itham ederek bu iddiamızı reddetmişti. Ancak bugün kimin şerefli, kimin şerefsiz olduğu artık ayan beyan ortaya çıkmış ve muhataplarının alnına nesillerinden bile çıkmayacak kara bir leke olarak kazınmıştır." diyerek AKP'ye "şeref" konusunda haddini bildirmişti. Bugün bir kez daha anlaşılmıştır ki, MHP tarih önünde haklı çıkmıştır.
Bugünlerde Kayseri'de esnaf, öğretmen, işçi, öğrenci, siyasetçi, gazeteci Başbakan Erdoğan'ın Kayseri mitinginde söylediklerini kendi aralarında konuşuyorlar. AKP için şeref ve namusun nasıl bir kavram olduğunu tartışıyorlar.
Kayseri ziyaretimde MHP İl Başkanı Sayın Mete Eke'yi de makamında ziyaret ettim. Sohbetimizin ana konusu elbette İmralı'da kamuoyuna duyurularak başlatılan görüşmelerdi.Sohbet esnasında MHP İl Başkanı Sayın Mete Eke'ye halktan gelen birçok telefon oldu. Gelen her telefonda vatandaş Recep Tayyip Erdoğan'ın Kayseri mitinginde söyledikleriyle şimdi yaptıklarını kıyaslayarak "Şeref ve namus AKP'ye neyi ifade ediyor?" diye sorgulamalar yapıldı. İşin en ilginç yanı bu gelen telefonların AKP'li ve CHP'li vatandaşlardan oluşmasıdır. AKP'liler pişmanlıklarını yansıtırken ,CHP'li bir vatandaş CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun o gün İmralı görüşmelerine yeşil ışık yakarak "AKP'ye bir kez daha kredi veriyoruz" sözüne adeta öfke kusuyordu.Telefonda Kemal Kılıçdaroğlu'na öfke kusan CHP'li vatandaş "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Atatürk'ün partisini ne hale getirdiler" diyordu.Ve bu vatandaş ailesinde etki edebildiği 25 kişiye MHP'ye oy verdireceğini sözünü telefonda MHP Kayseri İl Başkanına vermiştir.
AKP ve CHP'ye Türkiye genelinde öfkenin artacağından ve milli konularda omurgalı duran MHP'nin bu süreçte halkla bütünleşeceğinden şüphe yoktur. MHP Kayseri İl Başkanı Sayın Mete Eke'de 2010 yılında Başbakan Erdoğan'ın Kayseri mitinginde söylediği sözleri Kayseri'de bulunan herkese tekrar tekrar hatırlatacaklarını ve AKP'ye büyük ders vereceklerini söylemiştir.
Kayseri bu ders verme kıvılcımını yakmıştır ve Türkiye genelinde de AKP en büyük dersini alacaktır.