AKP'nin en büyük sıkıntısı "PKK açılımını" meşrulaştırmada toplumda büyük kesimin tepkisini aşamamasıdır. AKP her "PKK Açılımı" adımı attığında oy kaybına uğramakta ve sonra yalan ve dolanla geri kendini toparlamaktadır. Halk bunlara nasıl inanmasın ki, "PKK ile görüşen alçaktır, namussuzdur, şerefsizdir"diyecek kadar sözlerini senet olarak ortaya koyuyorlar, sonra görüştükleri, pazarlık yaptıkları anlaşılınca hiçbirşey yok gibi davranıyorlar. Halkın düşünme, mukayese kabiliyetini de medya aracılığı ile iyice ortadan kaldırdılar.
Medya silahı ellerindeki en büyük güç durumundadır. Medya eğer bu ülkede gerçekleri yazsa AKP'li yöneticiler"Vatana ihanet suçundan" inanın linç edilir.
Ama medyanın %90'nını elinde tutan AKP iktidarı, halkı ihanetleri noktasında yanlış bilgilendiriyor ve yönlendiriyor. Bu konuda sözde aydınları, sanatçıları, yazarları kullanmaktadır. Bunları kimi zaman devrimci, kimi zaman Ülkücü, kimi zaman cemaatçi, kimi zaman liberal olarak etiketlendirip piyasaya sürmektedir. Her kesimi idare etme anlayışında bu tipleri Truva atı gibi kullanmaktadır.
Solcu Kadir İnanır, Volkan Konak, Şevval Sam, PKK'lı Şivan Perver, ne olduğu belli olmayan İbrahim Tatlıses, Ayşen Gruda, sözde Ülkücü-milliyetçi Ahmet Yenilmez bu süreçte tam bir Truva atı gibi televizyon ve gazetelere açıklamalar yapmaktadırlar.
AKP'nin PKK açılımı şahitleri bu ve bunun gibiler olmaktadır. Yalana ve ihanete şahitlik ederek "PKK Açılımının"Türkiye'ye iyilikler getireceğini utanmadan anlatıyorlar.
AKP "PKK Açılımı" şahitlerini tam bulmuştur. Her gün bunlardan birinin PKK açılımını öven açıklamalarını duyunca Nasrettin Hoca'nın "Çalınan Tambur" fıkrası aklıma geldi.
Hoca memlekette kadıymış. Biri feryat ederek:
-Tamburumu çaldırdım. Çarşıda falan adamın elinde buldum. Bana alıveriniz, dedi.
Hoca da mahkeme görevlisiyle adamı getirtip sorar:
-Bu tamburu ben başka bir şehirden satın aldım, dedi.
Hoca şahit isteyip adam getirdiği şahitleri huzura çıkardı.
Hoca:
-Ağalar siz neye şahitsininiz, deyince:
-Tambur bu adamındır. Üst perdesi kırıktır. Burmaları gayet küçüktür ve altı tellidir, diye şehadet etmeleriyle tamburu davalıya hükmedeceği zaman davacı:
-Bu şahitlerin dürüst olduğu araştırılsın. Zira biri içkici, diğeri kumarbazdır, diye itiraz edince:
Hoca: Be hey adam araştırmaya ne hacet? Tambur davasında bu şahitlerden alası olmaz, demiş.
Menfaatleri için AKP/PKK ihanetlerini öve öve bitiremeyen, AKP'nin PKK açılımına şahitlik eden bu tipler yerinde şahittir. Önümüzdeki günlerde bunlara benzerlerde muhakkak kendilerine ayrılan yeri alacaklardır.
Ama Türk milleti bu isimleri asla unutmamalıdır. Bunlar Türkiye'nin bölünmesinde kullanılan Truva atlarıdır.
AKP/PKK ittifakına hizmet taşıyan bu tiplere karşı herkes dikkatli olmalı ve artık bunlara prim vermemelidir.
AKP'nin bunları hangi kimlikle, hangi kılıkta karşımıza çıkaracağı belli olmamaktadır. Önemli olan milli şuurlarımızın her daim açık olmasıdır.