Koray Aydın kendisini sürekli övdüğü ve savunduğu malum cemaate mi, yoksa Melih 'e mi ispat etmeye çalışmaktadır? Önümüzdeki aylarda, yıllarda yeni bir siyasi kervanı yola çıkacakta bizim haberimiz mi yok? MHP ile uzaktan ve ilgisi olmayanların Koray Aydın'a vermekle birlikte, MHP kongresiyle ilgilenmesi zaten aklı ve şuuru olana yeterince delil niteliğindedir.
MHP Genel Başkan Adayı Koray Aydın geçtiğimiz hafta Akşam Gazetesine bir röportaj vermişti. Koray Aydın'ın yine malum cemaate sanki mesele oy meselesiymiş gibi selam çaktığı bu röportajdan 3-4 gün sonra yine Akşam Gazetesi'nin Gürkan Hacır isimli yazarı "Siyasilerin bilinçaltı nasıl işler?" bir yazı yazmış, o yazı içinde 'SIKINTI YOK' VAR DEMEK" ara başlığı kullanarak şu değerlendirme de bulunmuştu: İkinci örneğim daha standart bir şablon.
MHP'nin genel başkan adayı Koray Aydın bizim gazeteye verdiği röportajda bilinçaltından aslında seçimi kaybettiğini ilan ediyor. Aydın 'Kongrede bir sıkıntımız yok, ' diyor. Ve ardından sandık ve delege hesabına başlıyor. Hangi siyasetçi 'sıkıntımız yok, alırız' derse bilin ki farkındadır. kişi öyle cümleler kurmaz. 'Sıkıntımız yok' bilinçaltı sözcüğüdür. Aslında büyük sıkıntı olduğunu ifade eder.(Eğer yanılırsam MHP kongresinin ertesi günü özür dilerim. Hatırlatın 5 Kasım sabahı.)
Koray Aydın'ın durumu iyi olsa tetikçi kalemleriyle birlikte MHP'ye darbe vurmak için tezgâhlanan kaset olaylarını ısıtıp ısıtıp MHP'ye saldırı turları düzenlemezdi zaten. Kongre noktasında hiçbir şansı olmayan Koray Aydın peşinde çok merak ediyorum. 12 Haziran 2011 seçimlerinden bugüne MHP'nin hiçbir faaliyetinde, çalışmasında bulunmayan ve MHP milletvekilleri içinde "en tembel" durumda birinci sırada bulunan Koray Aydın'ı kimler derin uykusundan uyandırıp yollara düşürmüştür?
Koray Aydın kendisini sürekli övdüğü ve savunduğu malum cemaate mi, yoksa Melih 'e mi ispat etmeye çalışmaktadır? Önümüzdeki aylarda, yıllarda yeni bir siyasi kervanı yola çıkacakta bizim haberimiz mi yok?
MHP ile uzaktan ve ilgisi olmayanların Koray Aydın'a vermekle birlikte, MHP kongresiyle ilgilenmesi zaten aklı ve şuuru olana yeterince delil niteliğindedir. 57.Hükümet zamanından bu yana adı yolsuzluk dosyalarıyla geçen ve MHP Genel Başkanı olma hayali dışında hiçbir çabasıyla bilinmeyen Koray Aydın'ı kim yahut kimler yönlendiriyor bu sis perdesi dağılır ve herşey anlaşılır.
Kendisinin geçmişteki siciline rağmen MHP'den milletvekili yapılıyor ve buna rağmen kendisini tutamıyor yine MHP Devlet Bahçeli'ye saldırılarını sürdürüyorsa ya Koray Aydın'ın karakterinde bir çıkmazı var yada verilen misyonu yaşatma derdindedir.
Bugüne kadar MHP'ye oy vermediğini kendi ifadelerinden anladığımız Ümit Özdağ ile 2009 yılında "MHP'ye oy vermeyin, Devlet Bahçeli'yi MHP'nin başından gönderelim" yapmış gazete ile birlikte hareket eden Koray Aydın geçtiğimiz günlerde buluşmuşlar ve resmen tiyatro ortaya koymuşlar.
Koray Aydın o buluşmada diyor ki: Parti içi demokrasinin parti içinde üretkenliği ortadan kaldırıyor."
Koray Aydın bu cümleyi kurarken espiri mi yapmış anlamadım? 2009 yılında yaptıkları ortada iken, Trabzon 1.sıradan milletvekili yapılmış birisi "parti içi demokrasi" arıyorsa, demokrasi de artık gerçekten anlamını iyice yitiriyor demektir. Karşısında espiri yaptığı Ümit Özdağ'da MHP Devlet Bahçeli'yi MHP Genel Merkez binasının 5.katından atma planları yapan Veli Küçüklerin sözünden çıkmaz iken MHP'den milletvekili adayı yapılmış bir kişidir.
MHP'de demokrasi arayanlar hem nimet paylaşan, hem de demokrasi iftirası atan bu profillerdir işte…
MHP'de problemi değil, yıpratma problemi vardır.
Bizde işte asıl bu problemi yaratanlara karşı mücadele ediyoruz. Allah'a şükür hiçbir mücadelemizde yanılgıya düşmedik. "YENİ MHP" kervanı yaratmaya çalışanlara karşı asla geçit vermeyeceğiz.
YILDIRAY ÇİÇEK