12.02.2015, 21:25

7 Haziran Seçimleri ve Kaos

 Çözüm süreci Kürt asıllı yurttaşlar ile PKK terör örgütü ayrımını ortadan kaldırmıştır. Hapishanedeki Öcalan’ı Kürtlerin lideri, PKK’yı da onların haklarını savunun silahlı örgüt kimliğine ulaştırmıştır.
 
Öcalan’ın sosyalist/ateist ve seküler olması Erdoğan’ı bu bağlamda yeni bir arayışa sokmuştur. İslamcı ve milliyetçi Kürtlerin AKP yönlendirilmesi için Erdoğan tarafından 30 Mart seçim sürecinde Barzani bunun için Diyarbakır’a çağrılmıştır. Böylece Güneydoğu bir yanda Öcalan’ın HDP’si diğer yandan Barzani’nin desteğini alan AKP arasında siyaseten taksim edilmiştir.
 
  “Kürdistan” konusunda hapishanedeki Öcalan ile Barzani arasındaki ilişkileri bu olgu üzerinden okumak gerekir. 
 
 Önceleri gizlice MİT üzerinde gerçekleştirilen Öcalan/Barzani ilişkileri gelinen süreçte aleni olarak HDP üzerinden yürütülmektedir. Geçtiğimiz hafta HDP’li Önder ile Zana’nın, Abdullah Öcalan'ın yazdığı mektubu Mesud Barzani'ye ilettikleri duyuruldu. Öcalan'ın mektupta ‘çözüm sürecine önem verdiğini ve desteklediğini ifade ediliyor. Barzani'nin de destekleri isteniyor. Sürecin başarıya ulaşması için Kürt taraflarının da birlikte hareket etmesinin’ gereklerine vurgu yapılıyor. 
 
IKBY Başkanı Mesut Barzani ise Ortadoğu'da bugünkü sınırları belirleyen Sykes-Picot anlaşmasının geçerliliğini yitirdiğini savunuyor ve şöyle diyor: "Aslında Sykes-Picot sınırları zaten yapaydı... Her taraf kendi hareket noktası ve hesapları doğrultusunda konuşuyor ancak bu sınırlar doğal değil, yapay sınırlardır. Her zorunlu taksim sonsuza kadar süremez. Yeni sınırlar Sykes-Picot sınırları yerine kanla çizilmiştir."
 
Barzani bölgede küresel akıl ile birlikte yeni sınırlar çiziyor. IŞİD ile oluşan yeni siyasal iklimde sorun Irak’ın ya da Suriye’nin sınırlarının yeniden çizilmesinden ibaret değildir. 
 
Türkiye’nin sınırlarının yeni operasyonlardan muaf olduğunu düşünmek doğru değildir. Bu bağlamda Barzani ile Öcalan’ın mektuplaşması, ilişkisi ya da dayanışması da manidardır. 
 
AKP’nin Barzani/Öcalan ilişkisinin arasındaki ilişkiye kolaylaştırması ve teşvik etmesi de ancak aklını yitirmiş bir iktidarın yapacağı iştir. 
 
Türkiye’de HDP’nin seçime yüzde on barajı ile girmesi Öcalan, Barzani ve Kandil arasında ki görüşme ve mutabakatın sonucu olmadığını kimse söyleyemez. Çünkü malum sorunun aktörleri bölgeyi bütünsel olarak taksim etme amacındadır. 
 
Nitekim yüzde on barajıyla parti olarak seçime girerek barajı aşması da baraja takılması da HDP’ye ve bölücü emellere hizmet edecektir. 
 
HDP’nin Parti olarak seçime girmesi ve barajın altında kalmasını fırsat olarak değerlendirenler varYaşar Kaya şöyle diyor: “HDP’nin barajın altında kalmasını istiyorum. Eğer barajın altında kalırlarsa yeniden bir imkân doğacak. Diyarbakır’a gidilerek bir bölge parlamentosu kurulmasından yanayım. 
 
Fiili olarak özerklik durumu yaratılmalı. Özerk yönetim için Kürdistan Bölgesi'ni örnek alsınlar
 
Benzer bir değerlendirme de Ahmet Türk’ten gelmiştir. O da "Halkların kurtuluşu için silah artık yalnız başına yetmiyor. Bunun yanı sıra siyasetin kapısını aralamamız gerek. Savaşta kazandıklarınızı siyaset masasında yitirebilirsiniz… HDP olarak seçimlere gireceğiz…Seçim barajına takılıp seçilmezsek de bu vebal devletindir. Bizler de kendi kaderimizi kendimiz tayin ederiz. Bundan sonrasını devlet düşünsün"diyor. 
Diğer yandan KCK’lı Sabri Ok, ‘Kürt halkının yeni bir mücadele hamlesine hazır olması’ gerektiği yolunda talimat veriyor, hazırlıklar yapıyor.
 
Gelinen aşamada ise AKP’nin Güneydoğu’da kontrolü büyük ölçüde PKK’ya kaptırdığı ve bundan da rahatsızlık duymadığı açığa çıkmış bulunmaktadır. Erdoğan/Davutoğlu ikilisine göre önemli olan bölgede Kamu düzeni ve güvenliğinin olmasıdır. Onlara göre kamu düzeni ve güvenliğinin kimin sağladığı o kadar önemli değildir. Küresel akıl, bölgede lif lif, damar damar Birleşik Büyük Kürdistan’ı inşa ediyorken Türkiye AKP’nin yoz siyasetiyle meşgul ediliyor. 
 
7 Haziran sonrası her durumda Türkiye’yi kaos bekliyor! 
Yorumlar (0)
15
açık
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 33 51
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Alanyaspor 33 45
9. Sivasspor 32 44
10. Antalyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 33 36
16. Karagümrük 33 33
17. Hatayspor 32 33
18. Gaziantep FK 32 31
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 31 63
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Manisa FK 31 36
12. Keçiörengücü 30 36
13. Şanlıurfaspor 30 34
14. Ümraniye 30 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 32 38
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 31 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 31 14